9. Hukuk Dairesi 2021/5863 E. , 2021/9996 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işçi, davalı Kurumda “teknisyen” olarak çalıştığını, ... Sendikasına üye olduğunu ve bu tarihten itibaren sendikalı olarak çalıştığını, günlük yevmiyelerinin yaklaşık 31,00 TL iken ... Sendikası ile ... Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince davalı kurum tarafından bu toplu iş sözleşmesinin imzalanması ile birlikte 24,00 TL’ye indirilerek yaklaşık 7,00 TL civarında indirim yapıldığını, davacının almış olduğu maaşların yanında yevmiyeleri baz alınarak ödenen diğer ücretlerin de kendisine sendika üyesi olmadan önceki ücretlerine kıyasla eksik ödendiğini beyanla, yevmiye farkı, maaş farkı, fazla çalışma farkı, hafta tatili ile bayram ve genel tatil ücreti farkı alacaklarının ödetilmesi istekleriyle bu davayı açmıştır.
Davalı işveren, ... Sendikası ile ... Genel Müdürlüğü arasında 31.05.2004 tarihinde imzalanan protokolün 2.maddesi gereğince 01.03.2003- 28.02.2005 süreli 10 dönem İTİS"in EK-2 cetvelinde yer alan 4. derecenin karşılığı olan unvan ile İTİS"in uygulama esasları başlıklı 6.md.sinin c fıkrası uyarınca sendika üyeliklerinin işverene bildirildiği tarihten itibaren EK-2 cetvelindeki 4.derece karşılığı yevmiyelerinin verilmesine, yine iş bu bildirim tarihinden itibaren sözleşmenin tüm hükümlerinden 15.06.2004 tarihi itibari ile yararlandırılmasının imza altına alındığını, sendika üyesi olan işçilerden Tekniker(arazide çalışan) ve Teknisyenlere protokol hükmü gereği İTİS"in EK-2 cetvelinde yer alan 4. eşdeğer dereceli Teknisyen unvanına günlük 24,44 TL ücretinin uygulanmasının bildirildiğini, söz konusu yevmiye değişikliğinin İş Yasası"nın 22. maddesi uyarınca davacıya bildirilmesinin gerekmediğini, davacının sendikaya üye olması ile birlikte sendikanın imzaladığı Toplu İş Sözleşmesine tabi olacağını bildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Bozma ilamına uyan Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında ilave tediye alacağına uygulanacak faiz oranı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 53/2. maddesinde “Toplu iş sözleşmesine dayanan eda davalarında, temerrüt tarihinden itibaren işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.” hükmü bulunmaktadır.
6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanunun 4. maddesine göre, ilave tediye alacağının ödeme zamanını, Bakanlar Kurulu belirler. Bakanlar Kurulunun kararı ile ilave tediye alacağı muaccel hale gelir. Ödeme zamanı belli taraflarca kararlaştırılmadığından, Borçlar Kanunu 101. maddesi uyarınca, temerrüt için alacaklının ihtarına gerek vardır. İlave tediye alacağı yasadan kaynaklandığından, talep halinde temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekir.
Toplu İş Sözleşmelerinde bulunan 6772 sayılı Kanun maddesinin tekrarından ibaret hükümler, alacağın dayanağının ilgili kanun olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden, bu durumlarda dahi yasal faize karar verilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta; ilave tediye alacağına yasal faiz uygulanması gerekirken, en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi hatalıdır.
Davalı lehine hükmedilmesi gereken vekalet ücretinin belirlenmesi hususu taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık konusudur.
Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2. maddesi gereğince hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece bozmadan sonra ıslah dikkate alınmamış ve dava dilekçesindeki miktarlarla sınırlı olarak hüküm kurulmuştur. Mahkemece davaya konu alacaklardan ulusal bayram genel tatil ve vardiya tazminatı alacağı olarak toplam 200,00 TL’lik alacak miktarı reddedilmiştir.Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2. maddesi gereğince reddedilen tutar üzerinden davalı lehine 200,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yapılmamış sayılan ıslah dilekçesindeki miktarlar da reddedilmiş gibi değerlendirilerek 4.859,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli olmamıştır. Aynı şekilde kabul ve red oranına göre yargılama giderine hükmedilmesi gerekli iken ıslahla artırılan miktarların reddedilmiş gibi kabul edilerek yargılama giderine hükmedilmesi de hatalı olmuştur.
Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasından 11. ve 14. bentler tamamen çıkarılarak yerine “11-Davacının sarf ettiği tanık, tebligat, posta ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 597,00 TL nin kabul ve red oranına göre takdiren 477,60 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla giderin davacı üzerinde bırakılmasına,” ve “14-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılarak hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde ilgililere iadesine, 08.06.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.