Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5543
Karar No: 2021/3190
Karar Tarihi: 11.03.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/5543 Esas 2021/3190 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2020/5543 E.  ,  2021/3190 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    ...

    Dava, Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesi"nin uyulan bozma ilamı sonrasında davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde oldukları anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemece verilen 05/10/2015 tarihli 2015/143 E, 2015/522 K sayılı davanın reddine dair kararın temyizen incelenmesi neticesinde, (Kapatılan ) 21.Hukuk Dairesinin 21/03/2016 tarih 2015/20676 E, 2016/4756 K sayılı bozma ilamı ile "Yapılacak iş, 17.06.1998 tarihli müstahsil alımları listesinde ... adına yapılan tevkifatın davalı Kuruma yatırılıp yatırılmadığını, söz konusu tevfikatın davacıdan başka bir ... bakımından sigortalılık kazandırıp kazandırmadığını davalı Kurumdan sormak, davacının ikamet ettiği köyde bilgisi olanların, ilgili dönemin muhtar ve azalarının beyanlarını almak, müstahsil makbuzunu düzenleyen şirket yetkililerinin ifadelerine başvurmak, ilgili nüfus müdürlüğü aracılığı ile davacı ile aynı kimlik bilgilerine sahip olanları araştırmak, söz konusu şirkete ürün teslim edip etmediklerine ilişkin beyanlarını almak, gerektiği takdirde ilgisi olduğu anlaşılan kişi ya da kişilerin usulüne uygun olarak davaya dahil edilmeleri için davacıya süre vermek, savunmalarını almak ve delillerini ibraz etmelerini sağlamak, söz konusu müstahsil listesindeki tevkifatın davacıya ait olup olmadığı hiç bir kuşku ve duraksamaya mahal vermeyecek şekilde ortaya koyulduktan sonra yukarıda yapılan açıklamalar ışığı altında sonucuna göre karar vermekten ibarettir." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
    Bozma kararı üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda 24/09/2019 tarih 2016/283 E, 2019/367 K sayılı kararı ile davanın "Davacının 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalılığının 17.06.1998 tarihli tevkifata istinaden takip eden ay başı olan 01.07.1998 tarihinden başladığının tespitine " karar verilmiş ise de mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmiştir.
    Davanın Yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79/10. 5510 sayılı Yasa"nın 86/8.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan Yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır. Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan re"sen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu Yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurumca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için Kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi Yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir.
    İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
    Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
    Mahkemece davacının 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının 17.06.1998 tarihli tevkifata istinaden takip eden ay başı olan 01.07.1998 tarihinden başladığının tespitine karar verilmiş ise de, Tarım Bağ-Kur sigortalılığında bir gün başlangıç tespiti mümkün değildir. Sigortalılık hakkı kamu düzeniyle ilgili olup, bu haktan vazgeçilemez. Öte yandan tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu kendi adına ve hesabına tarımsal faaliyette bulunmaktır. Bu şekilde tarımsal faaliyette bulunmak ise, belli bir zaman dilimini gerektirmektedir. Bu nedenlerle davacının, talebi tekrar açıklattırılarak, en azından tevkifatın yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren ilgili yılın sonuna kadar Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekmektedir. Bu hususlar dikkate alınmadan sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi