(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/6717 E. , 2020/8175 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 11/08/2010-08/04/2013 tarihleri arasında ... Barajı ve ... inşaatı işinde tünel işçisi olarak çalıştığı, sendikal haklar için mücadele eden işçilerin iş bitimi nedeniyle işten çıkışının verildiği, feshin kötü niyetli olduğu, fazla çalışma ve genel tatil çalışması yaptığı halde ücretinin ödenmediği iddiası ile kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekilleri davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ve genel tatil ücretine hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Çalışma düzenin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatili ve hafta tatili ücretlerinin ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ve hafta tatili alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatili ile hafta tatili alacaklarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, davacı tüm çalışma döneminde fazla çalışma ve genel tatil çalışması yaptığını iddia etmiştir. Davalı davacıya fazla çalışma ücreti ödendiğine dair bordrolar ile ibraname sunmuştur. Sunulan ücret bordrolarının bir kısmında fazla çalışma ücreti tahakkuku bulunduğu bir kısmında ise bulunmadığı görülmektedir. Dosyadan alınan bilirkişi raporunda, ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuku bulunan aylar dışlanmak suretiyle davacı işçi ile birlikte çalışması bulunan tanıkların anlatımlarına göre, davacının hak edebileceği fazla çalışma ücret alacağı hesaplanmıştır.
Yine aynı şekilde ücret bordrolarında tatil günlerinin gösterildiği, ancak bu günlerde ayrıca ücret ödendiğine dair bir kayıt bulunmadığı görülmektedir. Anılan bilirkişi raporunda; tanık anlatımları doğrultusunda resmi tatil günlerinde çalışıldığının beyan edilmesi karşısında davacının çalıştığı dönem içerisinde yer resmi tatil günleri için de alacak hesabı da yapılmıştır.
Dosyada yer alan 08/04/2013 tarihli ibraname makbuz hükmünde olup, alacak kalemleri tek tek belirlenirken fazla çalışma alacağı 49,59 TL olarak tespit edilmiştir. Bu bedel bankaya yatırılmamış ise de, imzalı hesap bordrosunda ek kazanç adı altında yer alan 49,59 TL"nin imzalanan ibranamede fazla çalışma alacağı olarak belirlendiği anlaşılmakla bu miktarın bilirkişi raporu ile belirlenen fazla çalışma ücreti alacağından mahsubu ile fark fazla çalışma ücreti alacağı ile raporda belirlenen genel tatil ücreti alacaklarının kabulü gerekirken, bu husus gözetilmeyerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.