3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2212 Karar No: 2017/11901 Karar Tarihi: 13.09.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/2212 Esas 2017/11901 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/2212 E. , 2017/11901 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dilekçesinde; taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi olduğunu, kira bedellerinin davalıya ödendiğini, buna rağmen davalının icra takibi başlattığını belirterek icra takibine konu alacaktan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının bakiye kira borcu olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-6100 sayılı ...nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir. Dava, kiracı tarafından açılan kiralanan aracın, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibinde borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı anlaşılmaktadır. Dava ise, 6100 Sayılı ...nun yürürlüğe girmesinden sonra 13/01/2015 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesine açılmıştır. Görev kamu düzenine ilişkin olup bu hususun yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi gerekir. Mahkemece dava dilekçesi görev yönünden ret edilerek görevsizlik kararı ile dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir. 2- Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün davalı taraf yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.