16. Hukuk Dairesi 2014/19301 E. , 2015/6821 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, ..., ... çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında dere yatağı niteliğinde tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, her ne kadar ... adına tespit ve tescil edilen 102 ada 1345 parsel sayılı taşınmaz hakkında tapu iptal ve tescil davası olarak açılmış ise de keşif sonucu alınan fen bilirkişisi raporuna göre dava konusu edilen bölümün kadastro sırasında tescil harici bırakılan ve haritada (A) harfi ile gösterilen bölüme yönelik imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescil istemine ilişkin olup; Mahkemece; “çekişmeye konu taşınmaz hakkında imar-ihya yapılmadığı ve davacı lehine zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleşmediği,” gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Mahallinde yapılan keşif sonucu temin edilen bilirkişi raporlarından, jeoloji mühendisi raporu çekişme konusu bölüme ait olmadığı gibi dosya içerisindeki fotoğraflarda dava konusu yere ait değildir. Ziraat bilirkişisi raporu da taşınmazın niteliğinden ziyade değerini belirlemeye yöneliktir. Yine; dava konusu yere ilişkin kadastral pafta örneği, memleket haritası (1/25000 ve 1/5000 ölçekli haritalar), 1/5000 ölçekli standart topoğrafik fotogrametrik harita ile stereoskopik inceleme için model oluşturacak ardışık ve bindirmeli dava tarihinden geriye doğru en az 15- 20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları getirtilerek, üzerinde jeodozi ve fotogrametri mühendislerinden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulunca stereoskopik inceleme yaptırılmamıştır. O halde doğru sonuca varılabilmesi için; dava konusu edildiği anlaşılan ve fen bilirkişisi raporunda 102 ada 1347 parsel sayılı taşınmazın kuzeyinde tescil harici bırakılan ve haritada (A) harfi ile gösterilen bölüme ilişkin olarak; dava tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İI Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulması, memleket haritası (1/25000 ve 1/5000 ölçekli haritalar) ve varsa en eski uydu fotoğraflarının temin edilmesi, komşu taşınmazların kadastro tutanak ve dayanaklarının getirtilmesi; ardından dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak, keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel
bilirkişiler ve taraf tanıklarına; taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, imar-ihya edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyanın tamamlandığı tarihin etraflıca sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması; jeodozi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisine haritalar, hava fotoğrafları ve uydu fotoğrafları üzerinde streoskopik inceleme yaptırılması ve üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın imar-ihya öncesi ve sonrası niteliği ile imar ihyasının hangi tarihte başlayıp, hangi tarihte tamamlandığı, zilyetliğin başlangıcı ve sürdürülüş biçimi ve kullanım durumunu kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirleyen ve önceki raporlarıda irdeler raporlar alınması, jeolog bilirkişisinden taşınmazın aktif dere ya da dere yatağında kalıp kalmadığı hususlarında ayrıntılı rapor alınmalı, HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulması; diğer taraftan, 6360 sayılı Kanun uyarınca ... İlinin mülki sınırları,... sınırı olarak belirlendiğine göre; ... ve ... davaya dahil edilerek husumetin yaygınlaştırılması; ondan sonra toplanan ve toplanacak olan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.