17. Hukuk Dairesi 2016/1768 E. , 2016/2306 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : 1-...
2-...
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalının işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın neden olduğu çift taraflı trafik kazasında müvekkiline ait aracın hasarlandığını, 16.800,25 TL hasar miktarının 10.000,00 TL"lik kısmının sigortacısı tarafından karşılandığını, kalan kısmının ise müvekkili tarafından ödendiğini, hasar sebebiyle araçta değer kaybı meydana geldiğini, değer kaybının tespiti için masraf yaptıklarını, aracın tamiri süresinde araç kiraladıklarını belirterek 13.354,00 TL tazminatın sigorta şirketi sadece hasar ve değer kaybından sorumlu olmak kaydıyla kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...; manhkemenin yetkili olmadığını, davacının sigorta şirketiyle 10.000,00 TL"ye anlaştığını, değer kaybı raporunun kabulünün mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı .... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan delillere göre; ...Asliye Ticaret Mahkemesi"nin yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 116. maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı ilk itirazlar arasında sayılmıştır. Yine kanunun 117. maddesinde ise ilk itirazların hepsinin cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorunda olduğu, aksi hâlde dinlenemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
......
Kanunun 127. maddesinde ise cevap dilekçesi verme süresinin dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki hafta olduğu, ancak davalıya hakim kararıyla bir ayı geçmemek üzere ek bir cevap süresi verilebileceği düzenlenmiştir.
Yine kanunun sürelerin bitimi başlıklı 92. maddesinde süre; hafta, ay veya yıl olarak belirlenmiş ise başladığı güne son hafta, ay veya yıl içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde biteceği öngörülmüştür.
Somut olayda davalı ..."e dava dilekçesi 11.05.2015 tarihinde Pazartesi günü tebliğ edilmiş olup davalı ..."in yetki itirazını içeren cevap dilekçesi 26.05.2015 tarihinde Salı günü muhabere yoluyla mahkemeye sunulmuştur. Ne var ki iki haftalık cevap verme süresinin son günü 25.05.2015 tarihi olup davalı ..."in cevap dilekçesi iki haftalık cevap verme süresi içerisinde verilmemiştir. Davalının cevap dilekçesi süresinde verilmediğinden artık mahkemece yetki itirazı dinlenilemez.
Diğer yönden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 16. maddesinde haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır.
Kanunda birden fazla mahkemenin yetkili kılındığı durumlarda, bu mahkemelerden herhangi birinde dava açılabilir.
Dava dilekçesinde davacınıın adresi..... ili olarak gösterilmiştir. Yine....sisteminde de davacının adresi ... olarak görünmektedir. Bu haliyle davacının yerleşim yeri .... ili olup davacı tarafından .... Mahkemeleri"nde dava açıldığından zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi olan .... Mahkemeleri davayı görmeye yetkilidir.
Bu durumda mahkemece, işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.