Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/12917 Esas 2015/20650 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : İş Mahkemesi

Davacı, yurtdışında ilk işe giriş tarihi olan 11/12/1973 tarihinin sigorta başlangıcı olduğuna 01/07/2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti ile yaşlılık aylığı istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin, 6552 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak amacıyla 15.12.2014 tarihinde davadan feragat ettiği, davacının 27.06.2012 tarihli dilekçesinde dile getirdiği yaşlılık aylığı talebinin Kurumun 30.12.2014 tarihli kararı ile reddedildiği, davacı vekilinin 13.01.2015 tarihli dilekçesi ve 04.03.2015 tarihli duruşmada alınan beyanında; yaşlılık aylığı isteminin reddi nedeniyle feragat dilekçesinin mahkemece dikkate alınmamasını talep ettiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK"nın 307 ve devamı maddelerine göre davadan feragat kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğururur ve bu halde mahkemece davanın reddi gerekir. Davacı yan iradesinin fesada uğradığını kanıtlayacak belge ve delil sunmadığı gibi davacının eldeki davadan feragati sosyal güvenlik hukukuna dair yaşlılık aylığı istemini yeniden dava etmesine de engel değildir.
Yukarıda yer alan açıklamalar ışığında, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek davacının sosyal güvenlik hakkını kısıtlayacak biçimde davanın esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.