18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/22674 Karar No: 2016/566 Karar Tarihi: 18.01.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/22674 Esas 2016/566 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, ismindeki yanlışlıktan dolayı adının değiştirilmesini talep etmiş ancak talebi reddedilmiştir. Temyiz sonucu Yargıtay, davacının çevresindeki kişiler tarafından tanındığı adla nüfusa kayıt yapabileceği ve haklı nedeni kanıtladığı için davanın kabul edilmesi gerektiğini belirterek kararı bozmuştur. Davacı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca adını değiştirebilir ve Yargıtay uygulamalarında, kişi yasal çerçeveler içinde çevresinde kullanılan adını kullanarak tescil yapabilir. Kararda geçen kanun madde ve hükümleri: Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi.
18. Hukuk Dairesi 2015/22674 E. , 2016/566 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, ismin değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin isminin nüfus kayıtlarına sehven ... olarak yazıldığını ailesi, akrabaları ve arkadaşları arasında ... olarak bilindiğini bu sebeple isminin ... olarak değiştirilmesine karar verilmesini istemiş; mahkemece; "... isminin herhangi bir kötü anlam içerdiği veya topulmda rahatsız edici bir durum oluşturduğunun ispatlanamamış ve haklı neden şartının gerçekleştiği kanaati oluşmaması" gerekçesiyle istek reddedilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava önadın değiştirilmesi istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmü uyarınca kişi, haklı nedenlere dayanarak adının değiştirilmesini hakimden isteyebilir. Yargıtay uygulamalarında yasanın buyurucu hükümlerine aykırı olmamak koşuluyla bir kişi çevresinde tanındığı adını kullanabilir ve bu adla nüfusa tescilini isteyebilir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacının yakın arkadaş ve akraba çevresinde "..." adıyla tanındığı ve bilindiği, kendisine bu ad ile hitap edildiği anlaşılmış olmakla davacı tarafından haklı nedeni kanıtladığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.