Esas No: 2021/2227
Karar No: 2022/4320
Karar Tarihi: 01.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2227 Esas 2022/4320 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Özet: Müvekkilinin özerk bir spor federasyonu olduğunu ve Wing Chun isimli markanın müvekkilinin haklarına tecavüz ettiğini savunan davacı, davalının tescilli Wing Chun ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, markanın sadece 41. sınıftaki belirli hizmetler için tescilli olduğu gerekçesiyle davacının dava talebinin kısmen kabulüne karar vermiştir. Temyiz edilen kararın onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: KHK'nın 7/h ve d bendi (Marka Tescilinin Mutlak Ret Sebepleri), KHK'nın 7/1-d maddesi (Ticaret Alanında Herkes Tarafından Kullanılabilecek Olan İşaretler)
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 17.09.2020 tarih ve 2019/398 E. - 2020/195 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin T.C. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü denetiminde faaliyet gösteren özerk bir spor federasyonu olduğunu, Wushu’nun Çin savunma sanatlarının genel adı olduğunu, Wushu sporunun altında 2500'e yakın stil olduğunu, davalının WİNG CHUN ibareli markayı tescil ettirdiğini, müvekkili federasyonun kuruluş tarihinin davalının WİNG CHUN isimli markayı tescilinden önce olduğunu, davalının markasının müvekkilinin haklarına tecavüz teşkil ettiğini, WİNG CHUN ya da WİNG TSUN'nin WUSHU sporunun bir alt kolu ve müvekkilinin faaliyetleri arasında olduğunu, bu spor dalının dünya kültür mirasının bir parçası ve topluma mal olduğunu, marka olarak tescilinin mutlak ret sebebi olduğunu, 556 sayılı KHK'nın 7/h ve d bendi kapsamında olan marka tescilinin mutlak reddinin gerektiğini ileri sürerek davalı adına tescilli 2011/59869 başvuru numaralı WİNG CHUN ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin WUSHU spor dalını değil WİNG CHUN markasını kamuoyuna tanıttığını, yaydığını ve 2011/59869 sayı ile TPMK nezdinde tescil ettirdiğini, tasarruf hakkını usulüne uygun şekilde kazandığını, bu markanın müvekkili tarafından tanıtılan bir spor dalı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, özgün bir spor dalı olan “WİNG CHUN” ibaresini, davalının marka tescil kapsamında yer alan 41. sınıftaki “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri” yönünden KHK’nın 7/1-d maddesinde ifade edildiği gibi “ticaret alanında herkes tarafından kullanılabilecek olan” işaretlerden olduğu, diğer bir anlatımla bu spor dalını konu alan sempozyum, seminer vs. düzenleme, dergi, kitap vs. yayınlama, film, radyo-tv yapımlarına konu edebilme imkanının kimsenin tekeline bırakılamayacak işaretlerden olduğu gerekçesiyle davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli 2011/59869 tescil numaralı "Wing Chun" ibareli markanın sadece tescilli olduğu 41. sınıftaki “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri” yönünden hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, sair emtialar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 01/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.