Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7687
Karar No: 2015/6774
Karar Tarihi: 26.05.2015

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/7687 Esas 2015/6774 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/7687 E.  ,  2015/6774 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 128 ada 338 parsel sayılı 6.487,45 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dava dışı Mülazım Hoş adına, temyize konu 128 ada 820 ve 766 parsel sayılı sırasıyla 93.069,34 ve 4.985,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ise maliki bilinemediğinden söz edilerek tarla niteliği ile davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda temyize konu 128 ada 820 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline, temyize konu 128 ada 338 parsel ile birlikte temyize konu olmayan 108 ada 14, 17, 24, 27, 30, 127 ada 566, 128 ada 282 ve 776 parsel sayılı taşınmazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, bu taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının olağan usullerle kesinleştirmek üzere Tapu Müdürlüğüne geri çevrilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının 128 ada 338 parsel sayılı taşınmaza yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle bu taşınmazla ilgili hükmün ONANMASINA,
    2- Davacının 128 ada 766 parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı sunduğu dava dilekçesinde 128 ada 766 parsel sayılı taşınmazı dava konusu olarak bildirmemiş, yapılan keşif sırasında davacının dava konusu ettiği taşınmaz veya taşınmaz bölümlerini göstermesi üzerine fen bilirkişi 1. taşınmaz olarak işaretlediği raporunda (A) harfi ile gösterilen 528,17 m2 yüzölçümündeki bölümünün 128 ada 766 parsel sayılı taşınmaz sınırları içinde kaldığını bildirmiştir. Dosyaya getirtilen tutanak örneğine göre 128 ada 766 parsel davalı Hazine adına tespit edilmiş olup her ne kadar davacı sunduğu dava dilekçelerinde 128 ada 766 parsel sayılı taşınmazı dava konusu olarak bildirmemiş ise de husumeti doğru olarak Hazine"ye karşı yöneltmiştir. Nitekim dava dilekçesinde maddi hata sonucu ada ve parsel numarasının yanlış gösterilmiş veya gösterilmemiş olması halinde, sonradan bu maddi hatanın düzeltilerek doğru ada ve parsel numarasının bildirilmesi mümkün olup bu durumda dava, baştan itibaren düzeltilen ada ve parsel numaralı taşınmaz hakkında açılmış kabul edilir. Hal böyle olunca; davacının 128 ada 766 parsel sayılı taşınmazın parsel numarasını bildirmemesi maddi hata olarak kabul edilerek çekişmeli taşınmaza ait kadastro tutanak aslının getirtilmesi, 128 ada 766 parsel yönünden de işin esasına girilmek suretiyle taşınmaz hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken taşınmaz hakkında olumlu veya olumsuz hüküm kurulmaması isabetsiz olduğu gibi hakkında talep ve dava bulunmayan 128 ada 776 parsel yönünden değerlendirme yapılarak hüküm kurulması dahi isabetsiz, davacının 128 ada 766 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına,
    3- Davacının 128 ada 820 parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece taşınmazın çekişmeye konu (B) harfi ile gösterilen bölümü yönünden otu biçilmek suretiyle kullanmanın ekenomik amaca uygun zilyetlik olmadığı gibi imar ve ihya edildiğinden de söz edilemeyeceği gerekçe gösterilerek karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme yetersiz, değerlendirme ise hatalıdır. Öncelikle fen bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve eki harita yapılan keşfi izlemeye elverişli olmadığından dinlenilen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının bu taşınmaza ilişkin olup olmadığı tam olarak değerlendirilememiştir. Öte yandan; genel olarak dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıklar paylaşım sonunda davacıya isabet eden taşınmazların biçmek suretiyle kullanıldığını, ziraat bilirkişi de taşınmazın tarımsal amaçla biçilerek işlenmekte olup vasfının ağırlıklı olarak çayır olduğunu raporunda bildirmiştir. Toplanan delillere göre uyuşmazlık; dava konusu bölümün kamu malı niteliğinde bir yer mi yoksa özel çayır vasfında mı olduğu noktasında toplanmaktadır. 4342 sayılı Mera Kanunu"nun 3/c maddesinde; “Çayır: Taban suyunun yüksek bulunduğu veya sulanabilen yerlerde biçilmeye elverişli, yem üretilen ve genellikle kuru ot üretimi için kullanılan yer” olarak tanımlanmıştır. Çayır niteliğindeki taşınmazlar özel mülkiyete konu olabilecek nitelikteki yerlerdendir. Zilyedin uzun süre taşınmazın otlarını biçip bunları hayvan yetiştiriciliğinde kullanarak ekonomik yarar sağlayacak biçimde değerlendirmesi zilyedin bu yer de malik sıfatıyla zilyet olduğu sonucunu doğurur. Mahkemenin, davacının taşınmazın otunu biçmek suretiyle kullandığı ancak bu kullanımın ekonomik amaca uygun olmadığı yönündeki değerlendirmesi belirtilen nedenlerle doğru değildir. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan yerel bilirkişilerle, tespit bilirkişileri, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile teknik fen bilirkişisi huzuruyla keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında mahalli bilirkişi ve tanıklardan dava konusu bölümün öncesinin ne olduğu, kimden kime intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli, tespite aykırı bir sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri dinlenerek bu çelişki de giderilmeli, teknik fen bilirkişisine keşfi takibe, yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının hangi taşınmaza ait olduğunu belirlemeye imkan verir kroki düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın öncesini, mevcut niteliğini ve taşınmazın farklı yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da ihtiva eden ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere aykırı şekilde yetersiz araştırma, inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ..."nın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle 128 ada 820 parsel yönünden hükmün BOZULMASINA, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi