18. Ceza Dairesi 2015/22490 E. , 2016/6629 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ... hakkında verilen hükümlerin incelenmesinde;
Temyiz süresinin geçmesi,
Nedeniyle, Yerel Mahkeme"nin temyiz isteğinin reddine ilişkin kararına karşı yapılan itirazın, tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, Yerel Mahkeme"nin redde ilişkin kararının ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 gün ve 170-220 sayılı kararında da belirtildiği üzere; hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövmek şeklindeki seçimlik hareketlerden biri ile gerçekleştirilen eylem, bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte ise hakaret suçu oluşacaktır.
Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşlara yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
İnceleme konusu somut olayda; sanığın, görevli polis memurlarına söylediği kabul edilen, “bize delikanlılık yapmayın lan...” şeklindeki sözün, nezaket dışı kaba hitap tarzı olup, sövme, somut bir fiil ya da olgu isnadı olarak kabul edilemeyeceği, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının somut olayda oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, hükümlülük kararı verilmesi,
b- Olay tutanağında isim ve imzaları bulunan polis memurlarının tanık sıfatıyla ifadeleri alınmadan, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle hükümler kurulması,
c- Sanığa yükletilen hakaret suçunda maddi bir zararın bulunmaması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun, diğer tüm lehe uygulamalardan öncelikli olarak değerlendirilmesi zorunluluğu karşısında, sanığın, CMK"nın 231/6-b maddesine göre, “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları” dolayısıyla tekrar suç işleyip işlemeyeceğine yönelik değerlendirme yapılmadan, “TCK"nın 50. maddesi uygulandığından” şeklindeki, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
d- Görevi yaptırmamak için direnme suçunun, birden fazla görevliye yönelik gerçekleştirildiği anlaşılmasına karşın, sanık hakkında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, görevi yaptırmamak için direnme suçundan yeniden hüküm kurulurken, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.