Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9822
Karar No: 2016/2250
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/9822 Esas 2016/2250 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/9822 E.  ,  2016/2250 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVALILAR : 1-...
    2-...

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı alacaklı vekili, borçlu .... aleyhine yürütülen icra takibinde borca yeterli malvarlığı bulunamadığını, borçlunun annesi .... mirasçısı olarak taşıma kooperatifindeki miras hissesinden davalı 3.kişi ... lehine feragat ettiğini, bu feragat işleminin alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı 3.kişi ... vekili davanın reddini istemiştir.
    Davalı borçlu davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece; kardeş olan davalılar arasında yapılan feragatın borcun doğum tarihinden sonra yapıldığı, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, Dairemizin 25.04.2012 gün ve .... sayılı ilamıyla borçlunun annesinden ve babasından birer taşınmaz ve yine annesinden bir aracın miras yolu ile kaldığı, söz konusu malların borca yeterli olup olmadığının araştırılması gerekliliğinden bahisle bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davalı borçlu ile birlikte diğer bütün mirasçıların miras haklarını davalı 3.kişi ..."a devir ettikleri devrin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

    ...

    Dava, İİK"nın 277 vd.maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    İptal davasının koşullarından biri alacaklının elinde kesin (İİK.143) veya geçici (İİK.105/II) aciz belgesinin bulunması gerektiğidir. Kesin veya geçici iaciz vesikasının bulunması, iptal davası için ön koşul ise de bunun davanın açılmasından önce alınması zorunlu değildir. Davanın açılmasından sonra alınabileceği gibi, temyiz aşamasında ve hatta bozmadan sonra karar düzeltme aşamasında bile alınıp ibraz edilmesi yeterlidir. Ayrıca borçlunun hacze kabil malının bulunmaması halinde durumu tespit eden haciz zaptı, geçici aciz belgesi niteliğinde kabul edilebilir.
    Somut olayda borçlunun annesinden ve babasından birer taşınmaz ve yine annesinden bir aracın miras yolu ile intikal ettiği söz konusu taşınmazlar ve aracın, borçlunun hissesine düşen kıymetinin borcu karşılayacak miktarda olmadığı anlaşılmaktadır. Keza borçlunun ödeme emri tebliğ edilen adresine haciz istemi için gidildiğinde borçlunun bu adresinden ayrılmış olduğu, belirlenen yeni adresine gidildiğinde de borçlunun bu adresten de ayrılmış olduğu ve borçluya ait başkaca haczi kabil mal bulunamadığı haciz tutanağı ile de belirlenmiştir. Bu durumda borçlunun aciz halinde olduğu kabul edilmelidir.
    İİK"nın 278/3-1.maddesinde karı ve koca ile usul ve füru,neseben veya sıhren üçüncü dereceye kadar hısımlar, evlat edinenle evlatlık arasında yapılan ivazlı tasarrufların bağışlama hükmünde olduğu ve batıl olduğu hükme bağlanmıştır. Mahkemece davalı borçlu ile birlikte bütün mirasçıların miras hakkını kardeşleri olan davalı 3.kişiye devir ettikleri, devrin muvazaalı olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de kardeşler arasında yapılan İİK"nın 278/3-1.maddesi uyarınca iptale tabi olduğundan davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi