BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/31 Esas 2019/961 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2016/31
Karar No: 2019/961
Karar Tarihi: 19.11.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/31 Esas 2019/961 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/31 Esas
KARAR NO : 2019/961
DAVA :Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2016
KARAR TARİHİ : 19/11/2019
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2007 yılının mart ayı başından itibaren, 5 yıl süre ile davalı kargo şirketinin acenteliğinin üstlendiğini, 2012 yılında sürenin dolması nedeni ile sözleşmenin yenilendiğini, tekrar 5 yıllık süre ile sözleşmenin yürürlüğe girdiğini, 28/06/2013 tarihinde davalı şirket tarafından düzenlenen ihtarname ile tek taraflı ve haksız olarak sözleşmenin feshedildiğini, Kargo Acenteliği Sözleşmesinin taşımacılık mevzuatına, girişimci aleyhine ve Borçlar Kanunu madde 25/e aykırı olarak düzenlendiğini, müvekkilinin acenteliği olmak için davalıya 77.000,00-TL isim hakkı, 19.000,00-TL demirbaş bedeli ödediğini, 50.000,00-TL bedelli kesin teminat mektubu verdiğini, sözleşmenin feshedildiği dönemde müvekkilinin iş hacmi artmasına rağmen, davalı tarafça müvekkiline hakediş ödemelerin azaldığını, çekilemez bir hal aldığını, 31/12/2012 tarihi itibari ile müvekkilinin 73.000,00-TL den fazla alacağı olmasına rağmen davalının müvekkilinden 50.000,00-TL lik teminat mektubu aldığını,, davalı şirketin haksız ere müvekkiline ceza ve tazmin faturaları düzenlediğini her ay müvekkilinin cari hesabına 10.000,00-TL civarında borç kaydedildiğini, müvekkilinin şube kasasında yetkisiz olarak para kullandığını, şeklinde haksız ve mesnetsiz bir tespit ile fahiş bir ceza ile birlikte davalının 65.000,00-TL yi müvekkilinin cari hesabından tek kalemde düştüğünü, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshedip, şubeye el koyduğunu, fesih tarihi itibari ile müvekkilinin davalıdan 39.000,00-TL cari hesap alacağı olduğu, davalının haksız olarak teminat mektubunu paraya çevirdiğini, beyan ederek; müvekkilinin uğradığı zararın şimdilik 50.000,00-TL sine sözleşme fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 17/09/2019 havale tarihli Islah dilekçesinde özetle: HMK 107/2 gereği, dava dilekçesinde talep ettiği alacakların, bilirkişi raporları doğrultusunda, 39.003,26-TL arttırarak toplamda 89.003,26-TL ' nin sözleşmenin feshi tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan hükmen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap ve 2. Cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasındaki sözleşmenin yürürlükte olduğu tarihlere ilişkin bir uyuşmazlık olmadığını, yetkili mahkemelerin taraflar arasındaki sözleşmenin 54. Maddesi uyarınca İstanbul (Çağlayan) mahkemeleri olduğunu, davacı tarafından düzenlenen faturaların muhasebeleştirildiği, davacı tarafından acentelik sözleşmesi, Şan ve Aktarmalarda Kuraldışı Hareket ve Yaptırımlar Listesi (21/03/2012 tarihli) ve Kargo İşleyişi ve Sözleşme İhlallerinde Uygulanarak Yaptırımlar listesinde belirtilen kurallara uymadığının yapılan denetimlerde tespit edildiği, bu nedenle davacıya para cezası kesildiğini, bu cezalara ilişkin tespitler, davacı tarafından savunmaları ve davacıya tebliği ve faturalandırmaların cevap dilekçesine ekli olduğunu, yapılan kesintilerin haksız nitelikte olmadığı, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, Acentelik sözleşmesinin ek protokolünün 54. Maddesinde Sürat Kargonun defterlerinin geçerli olacağının düzenlendiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce sözleşmenin haksız feshedilip edilmediği, davacının iddiaları doğrultusunda bir alacağının bulunup bulunmadığı noktasında bir mali müşavir, bir hukukçu ve bir ulaştırma ve taşımacılık konusunda uzman bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının defterlerine göre davalıdan 30/06/2013 tarihinde 39.003,26-TL alacaklı olduğu, davacı adına " İşim Hakkı Bedeli" içerikli ve 70.000,00-TL tutarlı fatura düzenlendiği, bu tutarın yukarıdaki bakiye içerisinde yer aldığı, çeşikli demirbaşlardan oluşan ve 19.084,14-TL tutarlı fatura tanzim edildiği, tanzim edilen bu faturanın , yukarıdaki bakiye içerisinde yer aldığı, denetimler sonucu tanzim edilen tutanaklarda belirtilen; 65.000,00-TL nin ve teslim edilmeyen kargo bedellerinden oluan 21.144,18-TL nin yukarıdaki bakiye içerisinde yer aldığı, davacı tarafından davalıya verilen 50.000,00-TL teminat mektubunun, davalı tarafından 22/11/2013 tarihinde paraya çevrildiği, tahsil edilen teminat mektubunun, 39.003,26-TL bakiye içerisinde yer almadığı, tahsil edilen bu teminat mektubunun ilgili bakiyeye ilave edilmesi gerektiği, ilave sonrası davacının, 89.003,26-TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki sözleşmedeki şartların (Özel Hükümler m.5., 8,10, 12, 13, 30, 37, 40, 44, 50, 56 ) cezai şart niteliğinde olduğu, her iki tarafında tacir olması nedeni ile bu şartların geçerli olduğu, davalı tarafın, bahse konu hükümlere dayanarak kestiği cezaların haklı olduğu, söz konusu cezaların, davalı tarafından yapılan denetim ve incelemeler neticesinde tespit edilen sözleşmeye aykırılık hallerine dayandığı, dosyada davalı disiplin kurulu kararı ve davacı savunmasının yer aldığı, savunmalarda ihlallerin acenteden kaynaklandığının anlaşıldığı, savunmalarda davacının ihlalleri en kısa sürede gidereceğini beyan ettiği, davalının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği, ifade edilmiştir. Mahkememizce daha önce bilirkişi raporu alınan heyetten davacının itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporda yer alan hesap incelemesinin davacı tarafından dosyaya sunulan belgeler ile davacı tarafından dosyaya sunulan hesap ekstresi üzerinden yapıldığı, sunulan bu hesap ekstresinin davacının kendi yasal ticari defter ve kayıtlarından oluşan bir hesap ekstresi değil, davalıdan temin edilmiş bir hesap ekstresi olduğu, davacının incelenmek üzere yasal ve ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediğini, ceza fatura belgelerinin taraflarca dosyaya ibraz edilmediği, davacının dava dilekçesinin 8. Maddesinde davalıdan 39.000,00-TL cari hesap alacağı olduğunu kabul ettiği, davacının dava dilekçesinin ekinde sunmuş olduğu delil listesinde cari hesap ekstrelerinin yer aldığı, sunulan ekstrenin davalıya ait olup, kendi ekstresi olmadığı, ceza faturalarına davacı tarafın itiraz ettiğine dair bir kayıtın dosya içerisinde yer almadığı, davacının davalıdan 89.003,26-TL alacaklı olduğunu ifade etmiştir.
Mahkememizce daha önceki yapılan görevlendirme ve alınan bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporuna itirazlar doğrultusunda, taşımacılık alanında uzman, mali müşavir ve hukukçu bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının 2012 ve 2013 yıllarına ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının 2012 ve 2013 yıllarına ait ticari defterlerin usulüne uygun olduğu, davacı tarafın davalıdan paraya çevrilen teminat mektubu da dahi olmak üzere 89.003,26-TL alacaklı olduğu, cari hesap bakiyeleri şeklinde hesap devreleri geçildikten sonra hesap bakiyelerine itiraz edilmemekle önceki dönemlere ilişkin ceza yansıtma ve sair fatura bazımda davacı yanın iddialarının somut olaya ve acentelik sözleşmesi ile TTK madde 89. Ve devamında düzenlenen cari hesap hükümlerine uymadığı, davacının demirbaş ve sair yatırım harcamalarının onun bağımsız tacir yardımcısı ayrı bir işletmeci - tacir olmasından kaynaklandığı, sözleşmenin feshi halinde mülkiyeti kendisine ait emtiada dilediği gibi tasarruf edileceği, marka haline gelmiş işletmelerin acentelik sözleşmesi sırasında isim hakkı bedeli ve benzer adlarda para aldığı, arada geçen süreler gözetildiğinde ilk 5 yıllık sözleşmenin tamamlandığı, davacının bu ödemelere dayanak tazminat talep edemeyeceği, davacının sözleşme hükümlerine göre kendisine düzenlenen faturaları ticari defterlerine kaydettiği ve kabul ettiği ölçüde taşıma süreci zararı yansıtmaları ve ceza faturaları bakımından sorumluluğu da üstlendiği ve bunları katlanmayı kabul etmekle artık ihtilaf konusu etmesinin uygun olmadığı, davalı yanın ceza faturalarının davacı tarafın hesaba alındığı ve itiraz edilmeksizin muhasebeleştirildiği ifade edilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmelerin incelenmesi sonucunda; taraflar arasında akdolunan ilk sözleşmenin 8. Maddesine göre sözleşmenin başlangıç tarihinin 09/03/2007 tarihi olduğu, taraflar arasında imzalanan ikinci sözleşmenin başlangıç tarihinin ek sözleşmenin 9. Maddesi hükmüne göre 11/03/2012 tarihi olduğu e sözleşme süresinin 5 yıl olduğu görülmüştür.
Davalı tarafın, davacı tarafa çekmiş olduğu Üsküdar ... Noterliğinin 28/06/2013 tarihli,...yevmiye numaralı fesih ihtarnamesinin incelenmesi sonucunda; davalının " tutanağın ve evrakını ibraz edemediği fatura açığı, 5 gün ve öncesine ait anlaşmasız ön faturalarının bulunması, personel maaşlarının zamanında ödemediği, usulüne aykırı personel çalıştırmak, anlaşmalı formalarla aylık mutabakat yapmadığı, teslim etmediği halde, teslim bilgisi girilmemesi, farklı cari kullanarak müşterilere indirimli fatura kesilmesi vs. Birçok nedenlerden dolayı " sözleşmenin çekilmez olduğundan bahisle sözleşmeyi fesih ettiği ve fesih ihbarnamesinin davacı yana 01/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki sözleşmenin (11/03/2012 tarihli) 5.11. Maddesinde" .... Sözleşmenin üç aydan sonra her ne sebeple olursa olsun feshi durumunda isim bedelinin tamamı ... A.Ş. Ye irat kaydedilir. Acenteye ödeme yapılmaz " düzenlemesine yer verilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 7.5. Maddesinde; Acente, gecikme halinde günlük olarak gecikme tutarının %0,2 si kadar gecikme bedeli ve geciken tutarın % 15' ini cezai şart olarak ödemeyi kabul ve taahhüt eder. Gecikme 6 günü geçemez. Yıl içinde 3 defa tahsilatı geciktirmesi halinde veya 6 günü aşan gecikmelerde Sürat Kargo alacağını acentenin teminatından keserek anlaşmayı feshedebilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Aynı sözleşmenin 7.10. Maddesinde, 7.12. Maddesinde, 7.13. Maddesinde, 7.14. Maddesinde, 7.30. Maddesinde, 7.37. Maddesinde, 7.40. Maddesinde, 7.44. Maddesinde, 7.50. Maddesinde ve 7.56. Maddesinde sair cezai şart yaptırımlarını içeren düzenlemelere yer verildiği ve bu maddelerle birlikte sözleşmenin 7.5., 7.12., 7.13., 7.16., 7.17., 7.28., 7.30., 7.33., 7.34., 7.37. Ve 7.40. Maddelerinde fesih hükümlerine yer verildiği görülmüştür.
Davalı tarafından 02/07/2013 tarihinde davacıya savunma formu verilse de bu formda davacının savunmasının olmadığı, 05/06/2013 tarihli disiplin kurulu kararının davacıya tebliğ edildiği, davacı yetkilisinin mizada imtina ettiğini, 29/05/2013 tarihli savunma formunda, davacının yetkilisinin ...."63 yetki belgesinin süresi olduğu için Ulaştırma Bölge Müdürlüğüne müracaat ettiğini, sistemsel bir problem oluştuğu için bölge bilgi işlem bilgisi dahilinde böyle yapılmıştır. Saat 19:00' da sonra alınan kargoları genel de müşterilere bilgisi verilerek bekletiliyor.... İlgili personel hasta idi, iki gündür işe gelmemiştir. İlgili devirleri çözmek için bölgemizle devamlı diyalog halindeyiz..... Aracımız serviste muayeneden geçmesi için bir takim kusurları vardı. Düzeltip tekrar göndereceğiz. Kiralık araç sahibi şehir dışında, gelip muayeneye götürecek. Bir takım eksiklikleri var. ..." ifadelerine yer verildiği, 10/04/2013 tarihinde davacıya kınama cezasının verildiği ve bunun davacı yetkilisine 12/03/2013 tarihinde tebliğ edildiği, 25/03/2013 tarihli savunma metninde davacı yetkilisinin ".....şubat ayı içerisinde toplu kargonun bir tanesinde yanlışlıkla dslerde fazla yazılan olmuş İstoçta önümüzdeki aylarda bu duruma daha özen göstereceğiz. ...- ... tamamen yanlış anlamadan kaynaklanan bir hata 3/50 kendi ellerimle yazdım. Bilgi işlem 3x50 olarak sisteme girmiş ... Kastım yoktur." ifadelerine yer verildiği, 27/11/2012 tarihinde davacıya disiplin cezası verildiği ve bunu davacı yetkilisine 28/11/2012 tarihinde tebliğ edildiği, 14/11/2012 tarihli mazeret beyanı formunda davacı yetkelisinin " SSK Girişleri için muhasebemize bilgi verdik. Girişleri yapılacak .... Sonuçlandırılamayan kargolar için gerçekten çok fazla efor sarf ediyoruz ama belirli noktadan sonra biz yetmiyoruz. Durumu bazen operasyonumuza arz etmemize rağmen onlar dahi çözüm üretemiyor. Bazen gözden kaçıyor. Pantolonlar geldiği için yaptırılıyor. ... yıkatmaya vermiş. Sevk edilmeyen kargolar için saat 19:00' dan sonra gelen her müşterimiz bilgi veriliyor...." ifadelerine yer verildiği, 16/11/2012 tarihinde davacıya uyarı cezası verildiği, bunu davacı yetkilisine 17/11/2012 tarihinde tebliğ edildiği, 11/10/2012 tarihli mazeret beyanı formunda davacı yetkilisinin yukarıda özetlenen formlardaki beyanlarına benzer mahiyette beyanlarda bulunduğu, 08/05/2012 tarihli savunma formunun, 14/03/2012 tarihli savunma formunda da benzer mahiyetlerde beyanlara yer verildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları ve toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporları kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda davalı tarafından denetimler sonucunda tutulan tutanaklarda davacı yetkililerinin taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin fesih hakkı veren maddelerindeki düzenlemelere aykırı davranıldığını gösteren beyanlarda bulunduğu, davalının tutanaklarda da yer verdiği hususlara fesih ihtarnamesinde de yer vererek sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğine karar verilmiştir. Nitekim; davacı yetkilisinin 14/11/2012 tarihli mazeret beyanı formundaki " SSK girişleri için muhasebemize bilgi verdik. Girişleri yapılacak. " beyanı ile sözleşmenin 7.14. Madde hükmüne aykırı davrandığı, davacının 14/11/2012 tarihli mazeret beyanı formunda " bazen yoğunlukta kaçabiliyor. " beyanı ile taraflar arasındaki sözleşmenin 7.33. Maddesine aykırı davrandığı, bunun 29/09/2013 tarihli savunma beyanında da tekrarlandığının (davacı yetkilisinin, sistemsel bir problem olduğu beyanı), bu durumun 11/10/2012 tarihli mazeret beyan formundaki iki nolu açıklama ile yinelendiği, aynı tarihli formun 13. Numaralı davacı beyanının açıklamasından davacının sözleşmenin 7.21.maddesini ihlal ettiği gibi davacı yetkilisinin savunma beyanlarından sözleşmeye aykırı davranışların çeşitlilik ve süreklilik arz ettiği görülmüş ve davalı tarafça sözleşmenin devamının çekilmez hal aldığına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile
89.003,26TL nin 50.000,00TL sine 22/11/2013 tarihinden itibaren 39.003,26TL sine dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 6.079,81-TL karar ilam harcından, peşin alınan 853,88-TL nin mahsubu ile noksan kalan 5.225,93- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 882,88- TL, davetiye gideri: 724,00-TL, bilirkişi ücreti: 3.300,00-TL, Islah harcı ; 666,08-TL olmak üzere toplam: 5.572,96-TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.870,26-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/11/2019
Katip ...
¸e-imzalıdır
Hakim ...
¸e-imzalıdır
