22. Hukuk Dairesi 2015/1452 E. , 2016/7989 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı şirkette proje uygulama teknikeri olarak çalıştığını, asgari ücrete ek olarak yaptığı iş ve proje tutarında makbuz karşılığında elden prim de aldığını, davacının toplam 17.790,00 TL prim alacağı varken işten çıkarıldığını, işten çıktıktan sonra bir kısım primlerin elden ödendiğini, 6.188,40 TL primin ise bankaya ödeneceğinin söylenmesi üzerine davacı, bankaya gittiğinde bu primlerin kıdem ve ihbar tazminat adı altında yatırıldığını, fakat bu ödemenin, gerçekte prim alacağı olduğunu belirterek, kıdem tazminatı ile ihbar tazminatının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iddia ettiği şekilde çalıştığını gösteren bir iş akdinin bulunmadığını, davacının proje teknikeri olmadığını, prim ödemesinin bazen yapıldığını, işten çıkan davacıya 10.03.2014 tarihinde 6.118,00 TL kıdem ve ihbar tazminatı ile 11.03.2014 tarihinde de, 1.837,00 TL prim ödendiğini, davacının hiçbir alacağının kalmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçiye iş sözleşmesi sonlandıktan sonra yapılan ödemelerinin kapsamının ne olduğu hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda, davacı davalı işyerinde ücret ve yapılan işe göre prim alarak çalıştığını, iş sözleşmesinin sonlanmasının üzerine hesabına kalan prim ücretlerinin yatırılması gerektiğini, ancak davalı tarafındna bu ücretin kıdem ve ihbar tazminatı olarak yatırıldığını, esasında bu ücretin prim alacağı olduğunun kabulü gerektiğini iddia ederken, davalı tüm prim alacağını aldığını, hesabına yatırılan ücretin kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi olduğunu savunmaktadır. Mahkemece, davacıya iş başına ödeme yapıldığı, dosyada ödeme belgeleri olduğu, davacının maaş ve prim usulü çalıştığının sabit olduğu, davacıya kıdem, ihbar tazminatı ve ücret ödemesi adı altında yapılan ödemenin yapılan işlere dair prim ödemesi olduğu kanaatiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Dosya içeriğine göre davacının ücretine ilave olarak prim ücreti karşılığı olarak çalıştığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dosyada mevcut olan iş talep formlarının, davacı tarafça imzalı oldukları ve karşılığının ödendiği belirtilmektedir. Davacı davalının kendisine ödemesi gereken prim alacaklarının makbuzlar karşılığında yapıldığını beyan etmiştir. Davacı beyanına ve mahkemenin de kabulüne göre, davacının hak kazandığı önceki alacaklarının bu makbuzlar karşılığında ödendiği anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut olan 20.01.2014 tarihli 17.790,00 TL içerikli belgenin aksini iddia eden davacının bunu ancak yazılı belgelerle ispat etmesi gerekir. Bu durumda davacının 10.03.2014 tarihinde hesabına yatırılan 6.118,00 TL ödemenin, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve mart ayı ücret ödemesi olduğu kabul edilerek, ücret ödemesi haricindeki kısmının, hesaplanan miktarlardan mahsubunun yapılarak davacının kıdem ve ihbar tazminatına karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemce hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 15.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.