3. Hukuk Dairesi 2017/13441 E. , 2017/11825 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 28.03.2017 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalılar vekili Av.... geldi. Karşı taraf davacı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra noksanlığın giderilmesi bakımından dosya mahalline geri çevrilmiş, bu kez yeniden gelmekle; belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı kiracı,... ile imzalanan 01/01/1993 tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi ile... ve ...’e paylı olarak ait olan tarlayı oto lastik satış servisi olarak kullanmak üzere kiraladığını ve taşınmaza bina inşa ettiğini, yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi ve bütün projelerin davacı ... adına kayıtlı olduğunu, kiraya veren... vefat edince mirasçıları olan davalılar arasında anlaşmazlık çıktığını ve davalıların davacıyı dükkanlardan fiilen uzaklaştırdıklarını, davacının, dükkanlardaki zilliyetliğini kaybettiği gibi, dükkanları sökemediğini, dükkanların değerini de davalılardan alamadığını, davalılara ... 2.Noterliğinin 14/12/2011 tarih ve 20586 yevmiye nolu ihtarnamesini göndererek dükkanların söküleceğinin aksi halde bedelinin tahsil edileceğinin bildirildiğini, davalıların verdikleri cevapta kira sözleşmesini dahi kabul etmediklerini, belirterek kiralanan üzerinde bulunan dükkanların değerlerinin tespiti ile davalılardan müteselsilen tahsiline olmadığı takdirde dükkanların sökülerek davacıya teslimine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davacı ile davalıların ve kök murisleri arasında sözlü veya yazılı bir kira akdi veya bina yapım sözleşmesinin bulunmadığını, kira sözleşmesinin ... ile davalılar arasında imzalandığını, taşınmazın hisseli bir taşınmaz olduğunu, her iki malikin de vefatı ile kira bedellerinin mirasçılarına ödendiğini, kiracının, kiralanan taşınmaza kendi ticari faaliyetleri doğrultusunda bir kısım yapılar yaptığını, fakat kira sözleşmesine göre yapının kira süresinin sonunda sökülecek ve kiralayanlardan hiçbir şey talep edilmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne 143.262,60 TL"nin davalılardan dava tarihi itibariyle işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş, karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı kiracı, muris... ile imzalanan 01/01/1993 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi gereğince kiralananda yapılan yapının değerini olmadığı takdirde dükkanların sökülerek teslimini talep etmiştir. Yargılama sırasında alınan 21.02.2014 tarihli fen bilirkişisi ..."ın raporunda yapının 437 ve 10300 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde bulunduğu tespit edilmiştir. Dosyaya celp edilen tapu kayıt örneklerine göre 437 ve 10300 parsel sayılı taşınmazların paylı olarak müteveffa... ve müteveffa ...’e ait olduğu anlaşılmıştır. Kiraya veren malik...’ün 24/10/2004 tarihinde davadan önce öldüğü ve mirasçılarının tamamının davada taraf olmadıkları anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece kiraya veren malik...’ün mirasçılık belgesine göre mirasçıları davaya dahil edilerek ve taşınmazın son tapu kaydı getirtilip tüm tapu malikleri davaya dahil edildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde işin esası hakkında karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.480 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.