22. Hukuk Dairesi 2015/1444 E. , 2016/7978 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem farkı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatil ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, emeklilik nedeniyle iş sözleşmesinin sona erdğini, kıdem tazminatı hesaplamasının kırkbeş günlük ücret üzerinden yapılması gerektiğini, kullanılmayan izin ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, bakiye ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatil ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının, 07.05.1990-01.05.2012 tarihleri arasında çalıştığını, emeklilik nedeniyle işten ayrıldığını, kendisine çek ile tüm alacaklarının ödendiğini, davalı şirkette 45 gün üzerinden kıdem tazminatı ödemesi uygulamasının kısa bir dönem sürdüğünü, ... İş Sendikası ile bağıtlanan haklardan davacının yararlanamayacağını, zira kendisinin 30.01.1996 tarihinde sendika üyeliğinden istifa ettiğini, toplu iş sözleşmesinin de 30.06.1996 tarihinde sonlandığını ve yenilenmediğini, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında uyuşmazlık, iş yerinde daha önce yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanmaya devam edilmesinin işyeri şartı haline gelip gelmediği ve bunun sonuçları noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece, kıdem tazminatının yılda kırkbeş gün üzerinden hesaplanmasına ilişkin dosyada mevut bilirkiş raporu esas alınarak, fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ve ulusal bayram ve genel tatil ücretinin kabul edildiği,ücret ve yıllık izin alacakalrının ise yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda, davalı iş yerinde 01.07.1995–30.06.1996 tarihleri arasında yürürlükte kalan toplu iş sözleşmesinde kıdem tazminatının kırkbeş gün üzerinden hesaplanacağı kararlaştırılmış olduğu, bu tarihten sonra ise, iş sözleşmenin feshi tarihine kadar yeni bir toplu iş sözleşmesi imzalanmamıştır.
Davacı işçinin toplu iş sözleşmesi sona ermeden önce sendika üyeliğinden istifa etmiş olması sebebiyle daha sonra sona eren toplu iş sözleşmesinin art etkisinden yararlanması mümkün değildir. Diğer yandan davalı işveren tarafından 2004 yılında bir kısım işçilere kırkbeş günlük ücret üzerinden kıdem tazminatı ödenmişse de, 27.07.2004 tarihinde alınan kararla uygulamanın yanlışlığından söz edilerek bundan vazgeçildiği belirtilmiştir. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davacının kıdem tazminatı fark alacağına ilişkin talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
3- Davacı işçinin fazla mesai ücretine ve hafta tatili alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Dosya kapsmaında yer alan, kişi giriş çıkış sistemine göre davacnın çalışma saatlerinin belirlenebilir olduğu anlaşılmasına rağmen, bilirkişi tarafından hesaplamaya esas alınamdığı görülmüştür. Mahkemce dosyada mevcut olan bu kayıtların değerlendirilerek, fazla mesai ve hafta tatillerinin, bordrolarda tahakkuk olmayan dönemler için yeniden hesaplanması, kayıt olmayan dönemler için ise, tanık beyanları doğrultusunda bir değerlendirmeye gidilmesi gerekmektedir.
4-Davacının yıllık izin ve ücret alacaklarına ilişkin taleplerinin davalı tarafındna dava açıldıktan sonra ödendiği anlaşıldığından davacıya, talep edilen miktarlar için vekalet ücretinin yeniden değerlendirlmesi gerekmektedir.
Yukarıda yazılı sebeplerden dolayı, mahkemce eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 15.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.