9. Ceza Dairesi 2018/29 E. , 2018/29 K.
"İçtihat Metni"Taleple İlgili Mahkeme Kararı : Asliye Ceza Mahkemesi"nin
Taleple İlgili Hüküm : Mahkumiyet
Suç : İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazı ve ekindeki dava dosyası, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun"un 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçundan açılan davanın yargılaması sonunda Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 19.10.2010 tarih ve 2010/2 – 2010/638 sayılı mahkumiyet kararının sanıklar tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25.06.2013 tarih ve 2013/4551 – 2013/9852 sayılı kararı ile "ONANMASINA" oybirliğiyle karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 06.06.2018 tarihli itiraz dilekçesinde:
""Sanıklar ..., ... ve ... hakkında Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.10.2010 gün ve 2010/2 Esas-2010/638 Karar sayılı hükmü ile infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçundan TCK"nın 297/1, 297/1-ikinci cümle, 53, 58. maddeleri uyarınca 3"er yıl hapis cezası ile mahkumiyetlerine karar verilmiştir.
Hükümlerin sanıklar tarafından temyizi üzerine Yüksek Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 25.06.2013 gün ve 2013/4551 Esas, 2013/9852 Karar sayılı ilamı ile hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.
Başka suçtan aynı yargı çevresindeki Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmayan sanıklar ..., ... ve ..."nun son oturumda hazır bulundurulmayıp yokluklarında hükümlülüklerine karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma haklarının kısıtlanması nedeniyle hükümlerin bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünüldüğünden itiraz yasa yoluna başvurulmuştur.
02.07.2012 tarih ve 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 308.maddesi uyarınca İTİRAZIN KABULÜ ile;
Yüksek Dairenizin 25/06/2013 gün ve 2013/4551 Esas, 2013/9852 Karar sayılı ilamının, sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin onanması yönünden KALDIRILMASINA; hükümlerin sanıkların CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma haklarının kısıtlanması nedeniyle BOZULMASI"na karar verilmesi, itirazımızın kabul edilmemesi halinde, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na gönderilmesi itirazen arz ve talep olunur."" düşüncesiyle Dairemiz kararına karşı itirazda bulunmuştur.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Dairemiz arasındaki uyuşmazlık, aynı yargı çevresindeki cezaevinde başka suçtan hükümlü olup, duruşmalarda bulunmaktan bağışık tutulmasına karar verilmemiş olan sanıkların, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmadan yokluklarında karar verilip verilemeyeceğine ilişkindir.
İtiraz, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelendiğinde;
17.02.2010 tarihli oturumda sorguları yapılıp, duruşmalardan bağışık tutulmalarına karar verilmeyen ve aynı yargı çevresindeki cezaevinde başka suçtan hükümlü olup duruşmalardan da bağışık tutulma talebi olmayan sanıkların, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmadan yokluklarında yargılamaya devamla mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle CMK’nın 196. maddesine muhalefet edildiği anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazı yerinde görülerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR;
1-İtirazın kabulü ile itiraza konu Dairemizin 25.06.2013 tarih ve 2013/4551 – 2013/9852 sayılı kararının sanıklar ..., ... ve ... yönünden kaldırılmasına,
2- Sanıklar ..., ... ve ... hakkındaki hükümlerin incelenmesinde:
Aynı yargı çevresinde bulunan cezaevinde başka suçtan hükümlü olmaları nedeniyle kendiliğinden duruşmaya gelme olanağı bulunmayan ve duruşmalardan bağışık tutulma talebi de olmayan sanıkların, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmaları gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla CMK.nun 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 18.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.