11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5070 Karar No: 2020/4140 Karar Tarihi: 07.07.2020
Sahte fatura kullanmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/5070 Esas 2020/4140 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/5070 E. , 2020/4140 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura kullanmak HÜKÜM : Mahkumiyet
A) Sanık hakkında 2007 yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi: 2007 yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden vergi suçu raporunda suça konu faturaların en son 2007 yılı Aralık ayı KDV beyannamesinde kullanılması nedeniyle, en aleyhe yorumla suç tarihinin 25/01/2008 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanığa yüklenen “2007 takvim yılında sahte kullanma” suçunun VUK"nin 359/b maddesindeki cezasının üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, B) Sanık hakkında 2008 yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi: Gerekçeli karar başlığında “2008” olarak yanlış gösterilen suç tarihinin, suça konu faturaların en son 2008 yılı Aralık ayı KDV beyannamesinde kullanılması nedeniyle, “25.01.2009” olarak mahallinde düzeltilmesi; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 07.07.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.