6. Ceza Dairesi 2016/6992 E. , 2019/3269 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ...’ın, mağdur ...’ya karşı işlediği yağma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Olay tarihinde arkadaşı ile birlikte Şahin Tepesi olarak bilinen yerde yürümekte olan mağdurun yanına gelen sanığın, mağdurun hareket hâlinde olduğu yol üzerinde geçişini engelleyecek şekilde önceden engeller koyarak ve tertibat alarak yolunu kesmek biçiminde bir hareketinin bulunmadığı ve bu bağlamda “Yol kesme”den söz edilemeyeceği; ancak 5237 sayılı TCK"nin 149/1. maddesinin (d) bendi dışında (a), (b) ve (c) bentleri ile birden fazla nitelikli hâlin ihlâl edilmiş olması nedeni ile sonuca etkili görülmediğinden; 26.12.2014 tarihli "Yakalama ve Savcı Görüşme Tutanağına" göre, suça konu cep telefonunun kolluk güçleri tarafından yakalanan sanık ...’ın yapılan üst aramasında ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında; etkin pişmanlık koşullarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 168/3. maddesi gereğince 1/2 oranında indirim yapılarak eksik ceza tayin edilmesi ise karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usûl ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı verilen hapis cezasının kanunî sonucu olarak, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde belirtilen haklardan infaz tamamlanıncaya kadar, (c) bendinde belirtilen alt soyu üzerindeki velayet vesayet ve kayyımlık yetkilerinden şartla tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nin 53/1-b maddesinde yazılı, "Seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nin 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bendleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" tümcesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usûl ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.