Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12715
Karar No: 2016/7529
Karar Tarihi: 05.05.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/12715 Esas 2016/7529 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/12715 E.  ,  2016/7529 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, re"sen prim tahakkukuna ilişkin işlemlerin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.


    1-5510 sayılı Kanunun 86"ncı maddesinde; "Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca, fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlerden ya da kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde veya kamu kurum ve kuruluşları ile bankalar tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden çalıştığı anlaşılan sigortalılara ait olup, bu Kanun uyarınca Kuruma verilmesi gereken belgelerin yapılan tebligata rağmen bir ay içinde verilmemesi veya noksan verilmesi halinde, bu belgeler Kurumca re’sen düzenlenir ve muhteviyatı sigorta primleri Kurumca tespit edilerek işverene tebliğ edilir. İşveren, bu Maddeye göre tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde, ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz, takibi durdurur. İtirazın reddi halinde, işveren kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Yetkili mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz..." hükmü düzenlenmiştir.
    Somut olayda; dava dışı 18 yaşından ..."nun 2008 Nisan ayına ait bildirimlerinin gerçek ve fiili olup olmadığının tespitine ilişkin görev emri uyarınca, 22.12.2009 tarihinde sigorta denetmeni tarafından davalıya ait avukatlık büro işyerinde yapılan denetimde; ..., ... ve ...un fiilen çalıştıkları ancak davalı Kuruma herhangi bir sigorta bildirimlerinin yapılmadığı tespit edilerek tutanak tanzim edilmiştir. Bu arada 10.08.2009 tarihli olup ... genelinde bir kısım avukatların sigortasız işçi çalıştırdıklarına ilişkin bir şikayet dilekçesinin de bulunduğunun anlaşılmaktadır.
    Denetim ve tespit tutanağına dayalı olarak 22.01.2010 tarihli rapor tanzim edilerek, bildirimi bulunmayan söz konusu sigortalıların 2009 yılı Mayıs ayı ile Kasım ayı arasındaki bir kısım dönemlere ait bildirge ve bordroların ibrazının davacıdan talep edilmesine rağmen ibraz edilmemesi üzerine re"sen tanzimle prim ve fer"ileri tahakkuk ettirilmiştir. 08.03.2010 tarihinde davacıya tahakkukun tebliğ edilmesi üzerine davacı 20.02.2010 tarihinden itiraz etmiş, komisyon tarafından itirazın reddine ilişkin 19.04.2010 gün 10 sayılı karara davacı bu defa da 11.05.2010 tarihinde yargı yolunun gösterilmesi için yeniden itiraz etmiş ve nihayetinde 16.06.2011 tarihinde davacıya yargı yolunu da gösteren ve komisyon kararını ihtiva eden mazbata tebliğ edilmiştir. Davacının anılan işlemlere karşı süresinde herhangi bir dava açmadığı, prim ve fer"ilerini ödediği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda açıklanan maddi olgular çerçevesinde dava değerlendirildiğinde; süresinde dava açmamış olan davacı yönünden, 22.12.2009 gün 694 sayılı tespit tutanağı ve bağlı işlemler kesinleştiğinden, artık söz konusu işlemin hukuka aykırılığının iddia ve tespitine imkan bulunmadığı nazara alınmaksızın, görev emrinin sigortasız işçi çalıştırılmasına ilişkin olmadığından bahisle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    2-Davacının 22.12.2009 tarihinden sonraki denetim ve tespit tutanağından sonra 2010 yılı 1 ve 12"nci aylar arasında 5510 sayılı Kanunun 81"inci maddesi kapsamında prim teşvikinden yararlandırıldığının anlaşılması üzerine yararlandırma işlemlerinin iptali ile fark prim ve gecikme zammı tahakkuk ettirilmiştir.
    Gerçekten de; davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Kanunun 81"inci maddesinde “Bu Kanun gereğince alınacak sigorta prim oranları aşağıdaki şekildedir:
    a)Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı, sigortalının prime esas kazancının % 20"sidir. Bunun % 9"u sigortalı hissesi, % 11"i işveren hissesidir...
    ı)(Ek: 15.5.2008–5763/24 md.) Bu Kanunun 4"üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenlerinin, bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine göre, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutar Hazinece karşılanır. İşveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak bu Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermeleri, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile... karşılanmayan işveren hissesine ait tutarı yasal süresinde ödemeleri, ... prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır...
    Bu Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle bu fıkrayla sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz.” hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; 29.12.2009 tarihindeki denetimde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edildiğinden davacının bir yıl süreyle söz konusu prim desteğinden
    yararlanmayacağı açıktır. Bu nedenle davalı Kurumun dava konusu işlemleri yerindedir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın kabulüle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerekir.
    O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi