MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, tehdit
HÜKÜM : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre ve suç tarihine göre; müştekilerin duruşmada alınan beyanlarında, sanığı polis merkezine davet etmeleri üzerine sanığın kendilerine "hiçbiryere götüremezsiniz, beni bu arabaya bindiremezsiniz” biçiminde sözler sarfettiğine yönelik anlatımları ile bu sözlerde tehdit unsurunun bulunmadığı ve görevli polislerin olay yerinden ayrılmasından kısa bir süre sonra sanığın kendiliğinden karakola gittiğinin anlaşılması karşısında; tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemine ve yükletilen suça yönelik O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Tehdit suçuna yönelik hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; Yerel Mahkemece de kabul edilen oluşa göre;
Sanığın, yerel mahkemece de kabul edilen oluşa göre polis merkezi önünde katılanlara söylediği "benim eroinman oğlum var sizin de çocuklarınız var, oğlumu sizin için feda ederim" şeklindeki sözlerin, herhangi bir görevin yerine getirilmesine yönelik olmayan TCK"nın 106/1. maddesinin 2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden atılı suçtan mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.