2. Hukuk Dairesi 2013/18003 E. , 2014/7892 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Urla Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ :18.04.2013
NUMARASI :Esas no:2010/316 Karar no:2013/167
Taraflar arasındaki koca tarafından açılan "boşanma" davası ile kadın tarafından karşı dava olarak açılan "velayet ve tedbir nafakası" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından, kusura ilişkin gerekçesi, kadın ve çocuk lehine takdir edilen nafakalar, evin tahsisi ile ilgili tedbir talebi yönünden; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından da kocanın boşanma davası, tedbir nafakası ile yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarları yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 04.04.2014 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı F.. K.. ile vekili Av. K.. Ba... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davacı-davalı T.. K.. ile vekili Av. N.. Ö.. geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mahkemece; “evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, bu sonuca kocanın ağır kusurlu davranışları ile ulaşıldığı, kadının az da olsa kusurlu bulunduğu, davaya karşı çıkmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu” kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı-karşı davacı (kadın)"ın kocasının ilk eşinden olan çocuklarını ortak konuta istemediği, evin kilidini değiştirdiği, bu suretle kocanın ortak konuta girmesine mani olduğu, kocanın da sebepsiz olarak evi terk ettiği ve annesinin evlilik birliğine müdahalesine kayıtsız kaldığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda aynı oranda kusurlu olduklarının kabul edilmesi gerekirken kocanın ağır, kadının ise az kusurlu kabul edilmesi doğru değil ise de; sonuçta boşanma kararı verilmiş bulunduğuna göre, hükmün kusura ilişkin gerekçesinin yukarıda açıklanan şekilde değiştirilmek suretiyle hükmün bu bölümünün onanmasına karar verilmesi gerekmiş, davalı-karşı davacının bu yöne ve kendisi yararına Türk Medeni Kanununun 169. maddesi gereğince tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazları ile mahkemece 4787 sayılı Kanunun 5. maddesi hükmü çerçevesinde ve burada gösterilen konularla sınırlı olarak, aile mahkemesi uzmanlarından rapor alınmış olup, alınan bilirkişi raporunun “delilleri ve tanık beyanlarını takdir etmek üzere” olmadığının anlaşılması karşısında kadının bu yöne ilişkin temyiz itirazları ile tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devam etmek üzere, davalı-karşı davacı (kadın) yanında bulunan ortak çocuk için Türk Medeni Kanununun 169. maddesi gereğince uygun miktarda tedbir nafakası tayini gerekirken, gerekçesi gösterilmeden 02.04.2012 tarihli oturumda tedbir nafakası talebinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3-Davalı tarafından açılan karşı dava velayete ve kendisi ve çocuk için tedbir nafakası isteğine ilişkindir. Velayete ilişkin talebi kabul edildiği halde, karşı davadaki tedbir nafakası talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm tesis edilmesi gerekirken bu yönün nazara alınmamış olması doğru bulunmamıştır.
4- Davalı-karşı davacı (kadın)"ın şirket ortağı olduğu ve bir başka şirkette de müdür olarak çalıştığı, düzenli gelirinin bulunduğu toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Bu halde yoksulluğa düşeceği kabul edilemez. Bu yön nazara alınmadan davalı-karşı davacı (kadın) yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) (3.) ve (4.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple boşanmaya ilişkin hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, taraf vekilleri duruşmaya geldiklerinden yararlarına duruşma için taktir olunan 1.100,00 TL. vekalet ücretinin Turgut"tan alınıp Fisun"a verilmesine ve 1.100,00 TL vekalet ücretinin de Fisun"dan alınıp Turgut"a verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.04.2014 (Cuma)