4. Ceza Dairesi 2020/24356 E. , 2021/7015 K.
"İçtihat Metni"
KARAR
Çevreyi kasten kirletme suçundan sanıklar ... ve ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 181/1, 181/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına dair Karacabey 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/01/2018 tarihli ve 2016/658 esas, 2018/23 sayılı kararının Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 11/12/2018 tarihli ve 2018/1366 esas, 2018/2947 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleşmesini müteakip, sanıklar müdafiinin yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin Karacabey 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2020 tarihli ve 2016/658 esas, 2018/23 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair mercii Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/04/2020 tarihli ve 2020/294 değişik iş sayılı kararının Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 15/09/2020 gün ve 2020/73106 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, yargılamanın yenilenmesi talebinde ileri sürülen hususların yeni bir delil niteliğinde olmadığı gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiş ise de, sanıklar müdafii tarafından dosya ekinde sunulan ve özetle suça konu çevreyi kasten kirletme suçunun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 181. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenen nitelikli halinin ispatına yönelik dosyada mevcut bilgi ve belgelerin yeterlilik arz etmediği görüşünü bildiren, üç kişilik heyetten alınan 26/09/2019 tarihli bilimsel mütalaanın içeriğine göre, yargılamanın yenilenmesi talebi olarak ileri sürülen delillerin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 318 ilâ 321. maddeleri uyarınca yargılamanın yenilenmesini gerektirecek mahiyette olup olmadıklarının tespiti bakımından, kabule değer görülerek, toplanacak diğer delillerle birlikte değerlendirildikten sonra, yargılamanın yenilenmesinin kabul veya reddine karar verilmesinin uygun olacağı gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı CMK"nın "Hükümlü lehine yargılamanın yenilenmesi nedenleri" başlıklı 311. maddesinin (e) bendinde; “Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte gözönüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun yargılamanın yenilenmesi konusunun ele alındığı 11/03/2014 tarih ve 2012/3-909 esas ve 2014/121 sayılı kararında; “Yeni olay ya da delilin yargılamanın yenilenmesi sebebi olması için aynı zamanda "önemli" de olması gerekmektedir. Diğer bir ifade ile yeni deliller ve olaylar ortaya konulduklarında tek başlarına ya da önceden sunulan delillerle birlikte değerlendirildiğinde sanığın beraatini veya daha hafif bir ceza uygulanmasını gerektirecek nitelikte olmalıdır.
Yargılanmanın yenilenmesi talebinin kabule şayan olup olmadığı konusunda şekil şartının yerine getirilmesi yeterli olmayıp, ikame olunan olay ve delillerin önceden ileri sürülmeyen ve tamamen yeni nitelik taşıyan yapıda olması ve tek başına veya diğer deliller birlikte incelendiğinde hükümlü lehine değerlendirmeye ve önceki hükmü değiştirmeye mahkemeyi yönlendirecek ciddiyette bulunması gerekmektedir. Bu özelliği taşımayan iddialarla, sırf şekli unsurların yeterliliğinden bahisle yargılamanın yenilenmesinde delil toplamaya ya da bu safha aşılarak duruşmalı incelemeye yönelmek kanun koyucunun amacıyla ve olağanüstü kanun yolu olan yargılamanın yenilenmesinin yapısıyla uyuşmamaktadır. Diğer bir ifade ile yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilebilmesi için kesin hükümden dönülmesini gerektirecek, duruşma açılmasını haklı ve gerekli kılıcak ciddiyette yeni delil ve olayların ortaya konulması zorunludur.
Yargılamanın yenilenmesi kurumu kesin hükme karşı öngörülen olağanüstü yasayolları arasında yer aldığından, bu yola başvurulabilmesi için ortaya konulan gerekçelerin, yeniden yargılamaya başlanmasını gerektirecek nitelik, önem ve ciddiyete sahip olması gerekmektedir.
İnceleme konusu somut olayda; Karacabey 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/01/2018 tarihli ve 2016/658 esas, 2018/23 sayılı kararı ile sanıklar ... ve ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 181/1, 181/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Bu kararın istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 11/12/2018 tarihli ve 2018/1366 esas, 2018/2947 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve sanıklar hakkındaki mahkumiyet kararları kesinleşmiştir.
Yargılamanın yenilenmesi istemi sanıklar müdafiinin dosyaya sunduğu 26/09/2019 tarihli bilimsel mütalaaya ilişkindir. Yerel Mahkeme tarafından sunulan raporun yargılamanın yenilenmesini gerektirecek nitelikte yeni bir delil niteliğinde olmadığı gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi talebi reddedilmiş, bu karara yapılan itiraz da Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı gözetildiğinde sanıklar müdafiinin dilekçe ekindeki bilimsel mütalaanın yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilebilmesi için kesin hükümden dönülmesini gerektirecek, duruşma açılmasını haklı ve gerekli kılacak yeni delil niteliğinde değildir. Buna göre, söz konusu itirazın reddine ilişkin kararda hukuka aykırılık görülmemiştir.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE, 02/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.