17. Hukuk Dairesi 2014/5597 E. , 2016/2138 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 23.02.2016 Salı günü davacılar tarafından gelen olmadı. Davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi İsmail Karakaş"ın davalıların sürücüsü, maliki ve trafik (...) sigortacısı oldukları araçta yolcu iken gerçekleşen kazada vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar için ayrı ayrı 5.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, davacılar için ayrı ayrı 25.000 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."ten olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 22.10.2013 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini davacı ... için 18.771,13 TL"ye, davacı ... için 14.825,79 TL"ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalılar ... ve... vekili, desteğin hatır için taşındığını, isnad edilen kusur oranını kabul etmediklerini ileri sürmüş, davalı ... şirketi vekili ise müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu belirtmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 15.016,90 TL, davacı ... için 11.860,63 TL destekten yoksun kalma tazminatının -davalılar ... ve . olay tarihinden, davalı ... şirketi dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacılar için ayrı ayrı 8.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..."ten tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Dava konusu olayda, olayın meydana geldiği tarih, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, davalının kusur oranı, desteğin yaşı ve ölüm nedeniyle duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar anne ve baba için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı bir nebze hafifletebilmek için adalete uygun düşmemektedir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar yararına vekalet ücreti
takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 23.02.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.