Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/2155 Esas 2017/11714 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2155
Karar No: 2017/11714
Karar Tarihi: 12.09.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/2155 Esas 2017/11714 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/2155 E.  ,  2017/11714 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I


    Davacı vekili, davacı müvekkilinin, ...... Ltd. Şti."nin ortağı olduğunu, şirket ile davalı arasında yapılan kira sözleşmesi ile iş makinesinin davalı tarafından şirkete kiraya verildiğini ve kendisinin sözleşmeye şirket adına imza attığını, ayrıca sözleşmede davalının makineleri aldığını ve herhangi bir alacağı kalmadığının belirtilmesine rağmen aleyhine ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2013/9787 Esas sayılı icra takibi başlatılarak ödenmeyen kira bedellerinin tahsilinin istendiğini ve ödeme emrinin usulüne uygun kendisine tebliğ edilmeden kesinleştirildiğini belirterek işbu alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayımızda; dava, kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup dava 10.03.2014 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte olan HMK. 4/1-a maddesi gereğince dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Bu nedenle mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    2-) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK. nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.