Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/862
Karar No: 2008/4138
Karar Tarihi: 31.3.2008

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/862 Esas 2008/4138 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2008/862 E.  ,  2008/4138 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ORHANELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 01/11/2007
    NUMARASI : 2006/255-2007/267

    Taraflar arasında görülen davada;Davacılar,miras bırakanın mal kaçırmak amacıyla 10 parça taşınmazdaki paylarını satış yoluyla davalılara temlik ettiğini,satışın gerçek olmadığını ileri sürüp muris muvazaası nedeniyle tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı O.,dava konusu taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını,muvazaa iddiasının yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Davalı N....., dava konusu taşınmazlarda kayıt maliki olmadığını,kendisine yapılan temlik bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece,çekişme konusu taşınmazların davalı O...’a temlikinin muvazaalı bulunduğu iddiasının ispat edilemediği,davalı N......’nin kayıt maliki olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar,davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla tetkik hakimi E.... S.......’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; miras bırakan B...."nin çekişme konusu 4,6,14,27,129,145,228,229,288 parsel sayılı taşınmazlardaki kendi paylarını ve kök muris Z....."den intikalen gelen paylarını yine 581 parsel sayılı taşınmazdaki 1/3 payını 13.11.2001 tarihli akitlerle satış yoluyla davalı O...."a temlik ettiği muris B......"nin davalı N....."ye yaptığı herhangi bir taşınmaz temlikinin ise bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, davalı N......"nin kayıt maliki olmadığı belirlenmek suretiyle anılan davalı yönünden davanın reddi doğrudur.Davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.
    Davalı O....ile ilgili temyiz itirazlarına gelince; davacılar çekişme konusu taşınmazların yukarıda açıklandığı şekliyle yapılan temliklerin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır.
    Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa,niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü dür. Söz konusu Muvazaada miras bırakan gerçek-ten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirascısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l-4-1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmeside Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirascılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekirki bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmeside büyük önem taşınmaktadır.
    Öte yandan miras bırakan sağlığında mal varlığının tamamını veya bir kısmını, mirasçıları arasında hoş görü ile karşılanabilecek makul ölçüler içerisinde paylaştırmışsa mirasçıdan mal kaçırma iradesinden söz etme olanağı yoktur.O halde miras bırakanın denkleştirme yapıp yapmadığı üzerinde durulması, miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden, taşınır, taşınmaz ve hakların araştırılması, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin mercilerinden getirtilmesi, her bir mirasçıya geçirilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınarak paylaştırmanın mı? yoksa mal kaçırma amacın mı? üstün tutulduğunun aydınlığa kavuşturulması zorunludur.
    Somut olaya gelince; miras bırakan B....."nin çekişme konusu taşınmazlardaki tüm paylarını kardeşi O....."a satış suretiyle intikal ettirdiği, murisin satış ihtiyacının bulunmadığı devredilen payların devir tarihindeki gerçek değeri ile tapuda gösterilen değeri arasında açık oransızlık bulunduğu, yukarıda açıklanan ilkeler ile belirtilen bu olgular birlikte değerlendirildiğinde murisin mal temlikindeki amacının mal kaçırmak olduğu yapılan işlemin bu niteliği itibariyle 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme kapsamında olduğu sonucuna varılmaktadır.
    Bu durumda, davalı O..... hakkında açılan davanın temlike konu edilen paylar yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.Davacıların bu hususlardaki temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.3.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi