Esas No: 2016/257
Karar No: 2020/5834
Karar Tarihi: 17.12.2020
Danıştay 4. Daire 2016/257 Esas 2020/5834 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/257
Karar No : 2020/5834
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, gayrimenkul satışı nedeniyle elde ettiği kazancı beyan etmediğinden bahisle takdir komisyonu kararlarına istinaden vergi ziyaı cezalı olarak re'sen tarh edilen 2009 yılı gelir vergisi ile 2009/10-12 dönemi geçici verginin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; takdir komisyonunca yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan takdir edilen matrahlar üzerinden davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/12/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı adına, gayrimenkul satışı nedeniyle elde ettiği kazancı beyan etmediğinden bahisle takdir komisyonu kararlarına istinaden vergi ziyaı cezalı olarak re'sen tarh edilen 2009 yılı gelir vergisi ile 2009/10-12 dönemi geçici verginin kaldırılması istemiyle açılan davanın kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararı davalı idarece temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, Ankara 13. Noteri nezdinde imzalanan … tarih ve … sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği müteahhit olan davacıya ait olan bağımsız bölümlerin satıldığının ve bu satışların beyan dışı bırakıldığının tespiti üzerine, davacının 15/12/2009 tarihinde yapılan mesken satışından kaynaklanan 2009 yılı gelir vergisi ve 2009/10-12 dönemi geçici vergi matrahının takdiri için 01/07/2014 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, takdir komisyonunca "mükellefin aynı vergi türünden önceki beyanlarının ortalaması ile Ankara tüketici fiyatları indeksi, ekonomik büyüme hızı, sair piyasa koşulları, faaliyet konusuyla ilgili diğer bilgileri ve emsali mükellef beyanları doğrultusunda" … tarih ve … sayılı tutanak dikkate alınarak dönem matrahının takdir edildiği, söz konusu tutanağın alıcı nezdinde düzenlendiği ve tutanakta taşınmazın alımı için ödenen ve kullanılan kredi miktarının 135.000,00 TL olduğu, ancak tapuda 13.700,00 TL beyan edildiği ifadesine yer verildiği, belirlenen matrah farkı üzerinden davacı adına dava konusu vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ve geçici vergi tarhiyatının yapılması neticesinde de bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, davacıya ait taşınmazın satışı üzerine elde edilen kazancın alıcı nezdinde düzenlenen tutanak ile ortaya konulduğu ve matrah takdir edilirken mükellefin aynı vergi türünden önceki beyanlarının ortalaması, Ankara tüketici fiyatları indeksi, faaliyet konusuyla ilgili diğer bilgiler ve emsali mükellef beyanlarının da dikkate alındığı görülmüş olup, takdir komisyonunca matrah farkının yeterli inceleme ve araştırma yapılmak suretiyle belirlendiği ve bunun aksini ispat külfeti kendisine ait olan davacının dosyaya herhangi bir bilgi veya belge sunmadığı anlaşıldığından, bu matrah farkı üzerinden davacı adına re'sen tarh edilen gelir vergisinde ve kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı; öte yandan, dava konusu ihbarnamede geçici vergi aslının aranmayacağı belirtildiğinden, Vergi Mahkemesince bu hususun yeniden değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.