5. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/37 Karar No: 2015/11734 Karar Tarihi: 28.05.2015
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2015/37 Esas 2015/11734 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2015/37 E. , 2015/11734 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davacı idare vekili ile davalı yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili, birleşen dava ise maddi hatanın düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekili ile davalı yönünden verilen dilekçelerle temyiz edilmiştir. 1-Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu yönteme uyulmadan Kamulaştırma Kanunun 27. Maddesi uyarınca açılan ve niteliği gereği tespit mahiyetinde olan davada belirlenen bedel esas alınarak taşınmaza değer biçildiğinden rapor, arsa bedelinin tespiti yönünden geçersizdir. Bu durumda, taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak bedel tespit eden bilirkişi raporları da mahkemece yeterli görülmediğinden taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların inşaat alanları idare tespiti ve bilirkişi raporlarında farklı alındığından, bu çelişki giderilip, binaların inşaat alanlarının yüzölçümleri kesin olarak belirlenip, sonucuna göre yapı bedeli tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-2942 sayılı kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca faizin dava tarihinden itibaren 4 ay sonrasından başlayarak gün ve karar tarihi açıkça belirtilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekili ile davalının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.