17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/11486 Karar No: 2016/2106 Karar Tarihi: 23.02.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/11486 Esas 2016/2106 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/11486 E. , 2016/2106 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : 1-... 2-...
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ..."nin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 4.4.2012 tarihinde davalı ..."a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, takip konusu alacağın kesinleşmediğini, aciz belgesi sunulmadığını, dava konusu taşınmazın yıllar önce davalı ..."a satıldığını ve fiilen ... tarafından kullanıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunduğu, borçlunun babası ile davalı ..."in birlikte kuyumculuk yaptığı, satış işleminin mal kaçırma amacıyla muvazaalı yapıldığı satışın gerçek bir satış olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK"nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, borçlu hakkındaki takibin yargılama sırasında kesinleşmiş olmasına 3.6.2013 tarihli haciz tutanaklarının İİK"nun 105 maddesi kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olmasına, dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri ...
arasında misli fark bulunması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK"nun 278/3-2 madde, davalıların aynı işkolunda çalışmaları nedeniyle davalı 3.kişinin borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması nedeniyle İİK"nun 280/1 maddesi gereğince iptale tabi bulunmasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarında karar ilam harcı takip konusu alacak miktarı ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden nispi olarak hesaplanır. Harç kamu düzenine ilişkin olduğundan temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın res"en incelenmelidir. Somut olayda daha düşük olan tasarruf değerine göre karar ilam harcı alınması gerekirken dava dilekçesindeki değer üzerinden eksik harç alınması doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün 2.bendindeki “683,10 TL, 534,60 TL” ibarelerinin çıkarılarak yerine “2.839,03 TL, 2.690,53 TL" ibarelerinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 23/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.