Hırsızlığa teşebbüs - işyeri ve konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/10624 Esas 2015/3657 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10624
Karar No: 2015/3657
Karar Tarihi: 09.06.2015

Hırsızlığa teşebbüs - işyeri ve konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/10624 Esas 2015/3657 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/10624 E.  ,  2015/3657 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlığa teşebbüs, işyeri ve konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Suça sürüklenen çocuğun mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
    Doğrudan tayin edilen adli para cezasının miktarı itibariyle hüküm tarihinde yürülükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin, temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
    Suça sürüklenen çocuk hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde , 5237 sayılı TCK"nın 116/2. maddesi yerine aynı Yasanın 116/1. maddesi olarak yazılması, yerinde düzeltilebilir yazım yanlışı olduğundan, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.
    Her ne kadar 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde, diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.
    Bu itibarla suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümlerde kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde, hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilebileceğinin ihtarına” ilişkin bölümler çıkartılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve Yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.