20. Hukuk Dairesi 2015/6236 E. , 2015/4891 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 19/04/11 tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği taşınmazın kadastro sırasında taşlık olarak kadastro harici bırakıldığını ve müvekkilinin babası daha sonra da müvekkili tarafından imar ve ihya edilerek kullanıldığını ve kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacı yararına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre davacı adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, davacının davasının reddine; ... ili, ... ilçesi, ... köyünde kain ... Mühendisi ..."un 11/03/2013 tarihli raporuna ekli krokide gösterildiği şekilde (A) harfi ile gösterilen 98229,82 m2 yüzölçümlü taşınmazın orman vasfında ... adına tapuya tespit ve tesciline, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde kain ... Mühendisi ..."un 11/03/2013 tarihli raporuna ekli krokide gösterildiği şekilde (B) harfi ile gösterilen 441671,11 m2 yüzölçümlü taşınmazın son parsel numarası ile ... adına tapuya tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamıştır.
Genel arazi kadastrosu işlemi ise 1973 yılında yapılarak kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir. Çekişmeli taşınmaz bu çalışmada tespit harici bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda, çekişmeli taşınmazın 11/03/2013 tarihli orman bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen kısmının orman sayılan yerlerden olduğu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu kazanılmasının mümkün olmadığı, (B) harfi ile gösterilen kısmının orman sayılmayan yerlerden ise de; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; mahkemece hüküm kurulurken dava konusu taşınmazların miktarları atıf yapılan bilirkişi raporundan farklı yazılarak maddi hata yapılmıştır. Şöyle ki, fen ve orman bilirkişi raporlarına göre; dava konusu taşınmazın tamamı 98229,82 m2, (A) kısmı 56558,71 m2, (B) kısmı ise 41671,11 m2"dir. Buna rağmen hüküm fıkrasında (A) kısmı için taşınmazın tamamının miktarı olan 98229,82 m2, (B) kısmı için ise 441671,11 m2 yazılmıştır.
Ayrıca dava konusu taşınmazın (B) harfli kısmının davalı Hazinenin tescil talebi üzerine adına tesciline karar verilirken taşınmazın vasfı da belirtilmemiştir. Mahkemece yapılanbu hatalar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün 1. fıkrasında yazılı “...(A) harfi ile gösterilen 98229,82 m2 yüzölçümlü taşınmazın...” ibaresinin “...(A) harfi ile gösterilen 56558,71 m2 yüzölçümlü taşınmazın...” şeklinde, hükmün 2. fıkrasında geçen “...(B) harfi ile gösterilen 441671,11 m2 yüzölçümlü taşınmazın son parsel numarası ile ... adına tapuya tespit ve tesciline” ibaresinin ise; “...(B) harfi ile gösterilen 41671,11 m2 yüzölçümlü taşınmazın son parsel numarası ile ham toprak vasfı ile ... adına tapuya tespit ve tesciline” şeklinde değiştirilerek düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 28/05/2015 günü oy birliği ile karar verildi.