16. Hukuk Dairesi 2014/16185 E. , 2015/6544 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda ... çalışma alanında bulunan 102 ada 184 parsel sayılı 174.934,66 metrekare yüzölçümündeki ham toprak vasıflı taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ... adına tespit edilmiş, hükmen 165.844,52 metrekare yüzölçümü ile ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 102 ada 184 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 10.128,49 metrekare ve aynı raporda (B) harfi ile gösterilen 6.786,99 metrekarelik bölümlerinin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli 102 ada 184 parsel sayılı ham toprak vasfındaki taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 10.128,49 metrekare ve (B) harfi ile gösterilen 6.786,99 metrekarelik bölümlerinin tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve davacı taraf lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dosya arasında bulunan 06.03.2014 havale tarihli ziraat bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazın %20-40 civarında eğimli olduğu, tarımsal mekanizasyona uygun olmayan tarım arazisi niteliğinde olup, fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde uzun zamandır tarımsal faaliyet yapılmadığı, (B) harfi ile gösterilen bölümün sürülü ve buğday ekili olduğu belirtilmesine rağmen, 18.06.2014 havale tarihli jeodezi ve fotogrametri mühendisi tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporunda 1972 yılında çekilmiş olan hava fotoğrafında taşınmazın çekişmeli (A) ve (B) bölümlerinin 20 yılı aşkın zamandan beri imar-ihya edilmiş olduğu belirtilmiştir. Ziraat bilirkişi raporu ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi raporu arasında zilyetlik süresi ve taşınmazın niteliği yönünden belirtilen hususlarda çelişki bulunmaktadır. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, fen bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın hangi tarihten beri
kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dava konusu taşınmazın tespit tarihine göre 15-20-25 yıl öncesini kapsayacak şekilde 5"er yıl aralıklarla 3 ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik incelemeye uygun hava fotoğraflarının getirtilerek jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi yöntemine uygun olarak uygulattırılmak, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden hava fotoğraflarını bilgisayar ortamına aktararak davalı yerle irtibatlaması ve stereoskopik cihazla üç boyutlu olarak incelemesi, dayanağı resim ve krokileri raporuna eklemesi istenmeli, çekişmeli taşınmazın imar-ihyaya tabi taşınmazlardan olduğu saptandığı takdirde imar-ihyanın tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlenerek, tespit tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup dolmadığı hesaplanmalı, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin taşınmazın ortasında bulunduğu da gözetilerek taşınmazın geri kalanı ile arasında ayırıcı unsur olup olmadığı, niteliği, eğimi, toprak yapısı, bitki örtüsü ile özel mülke konu olup olamayacağını belirtir ne suretle kullanıma konu oldukları, taşınmaz bölümleri ve çevresinin işaretli olduğu değişik yönlerden çekilmiş ve geniş açıdan gösteren fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli, bundan sonra davacı taraf yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği kesin olarak belirlenmesi için tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.