14. Hukuk Dairesi 2013/9517 E. , 2014/762 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31/01/2013
NUMARASI : 2012/339-2013/39
YARGILAMANIN İADESİNİ
Yargılamanın iadesini isteyen davacı vekili tarafından, yargılamanın iadesi istenen davalı aleyhine 04.12.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın esasa girilmeden reddine dair verilen 31.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 24.12.2013 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. E.. I.. geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, yargılamanın iadesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil istemli dava sonucu verilen hükmün kesinleşmesinden sonra yargılama sırasında elde edilemeyen belgelerin ellerine geçirildiğini ileri sürerek yargılamanın iadesini istemiştir.
Davalı vekili, yargılamanın yenilenmesi şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının bedelde muvazaa iddiasına ilişkin dayandığı delillerin yargılamanın iadesi sebebi olarak yasada öngörülen nitelikte olmadığı ve yargılamanın iadesi talep şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 379. maddesi gereğince yargılamanın iadesi davasının esasa girilmeden reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 374. maddesi gereğince yargılamanın iadesinin, kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan hükümlere karşı istenebileceği, 375. maddesinin ç bendi gereğince yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir
belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olmasının yargılamanın iadesi nedenlerinden olduğu, bu durumda 377. maddesi gereğince yeni belgenin elde edildiği veya hilenin farkına varıldığı tarihten itibaren üç ay ve her hâlde iade talebine konu olan hükmün kesinleşmesinden itibaren on yıl içinde yargılamanın iadesi talebinde bulunulabileceği hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanunun "Talebin ön incelemesi" başlıklı 379. maddesinde;
(1)Yargılamanın iadesi talebi üzerine mahkeme, tarafları davet edip dinledikten sonra;
a) Talebin kanuni süre içinde yapılmış olup olmadığını,
b)Yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istenen hükmün kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olup olmadığını,
c)İleri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin kanunda yazılı sebeplerden olup olmadığını, kendiliğinden inceler.
(2) Bu koşullardan biri eksik ise hâkim davayı esasa girmeden reddeder." hükmü yeralmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamaların ışığında somut olaya gelince; Davacı vekili, önalım hakkına dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil davasında iptali istenen pay bedellerinin önalım hakkının kullanılmasını engellemek amacıyla muvazaalı olarak fazla gösterildiğini ancak yargılama sırasında bu iddialarını kanıtlayamadıklarından tapuda gösterilen bedel üzerinden davanın kabulüne karar verildiğini, hükmün kesinleşmesinden sonra elde ettiği belgelerin muvazaa iddiasını ispatlar nitelikte olduğunu ileri sürmüştür. Davacı taraf, yargılamanın iadesi talebine dayanak yaptığı 05.03.2007 tarihli noter satış vaadi belgesi ile 21.12.2006 tarihli emlak alım satım sözleşmesini 02/10/2012 tarihinde ele geçirdiklerini, hükmün 15.03.2012 tarihinde kesinleştiğini, görülmekte olan davayı 04.12.2012 tarihinde açtıklarını ileri sürerek yargılamanın iadesini istemiştir. Bu durumda, HMK"nın 379. maddesinde belirtilen yargılamanın iadesi istemine konu kesinleşmiş bir kararın bulunduğu, yeni belgelerin ele geçirildiğinin ileri sürüldüğü tarihten itibaren süresi içinde yargılamanın iadesinin istendiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla mahkemece işin esasına girilerek tarafların gösterdiği deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 1100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 17.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.