20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/14527 Karar No: 2015/12502 Karar Tarihi: 10.12.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14527 Esas 2015/12502 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/14527 E. , 2015/12502 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davada ... 9. Asliye Hukuk ve ... 2. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, vekâlet sözleşmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davacı, dava dışı üçüncü kişilere 2 adet dükkân satıp karşılığında 48 adet bono aldığını, bonoların icra yoluyla tahsili amacıyla davalıyla vekâlet sözleşmesi imzaladığını, fakat davalının yanlış takip yapması sebebiyle zarara uğradığını belirterek zararının tazmin edilmesi istemiyle asliye hukuk mahkemesinde dava açmıştır. Asliye Hukuk Mahkemesince, "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1. maddesi uyarınca vekâlet ilişkisinden doğan davalara bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle" görevsizlik kararı verilmiş; karar, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Tüketici Mahkemesi tarafından ise, "takibe konu alacakların kıymetli evraktan kaynaklandığı ve davacının tüketici olmadığı" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; karar, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca "Her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar" bu kanun kapsamındadır. Kanunun 73/1. maddesi uyarınca, bu kanun kapsamından doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanunun 3/1-(k) maddesinde tüketici, "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden" gerçek veya tüzel kişi; tüketici işlemi ise, "Mal veya hizmet piyasalarında ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına hareket eden kişilerle tüketiciler arasında kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlem" olarak tarif edilmiştir. Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin "Ticari veya mesleki amaçla hareket eden" bir kişi, mal veya hizmet alan kişinin ise ticari veya mesleki amaçla hareket "etmeyen" bir kişi olması ve taraflar arasında sözleşme veya hukuki işlem bulunması gerekmektedir. Somut olayda, taraflar arasında "vekâlet sözleşmesi" mevcut olup; taraflar, 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici ve satıcı/sağlayıcı sıfatlarına haiz bulunduklarından, anılan Kanunun 73/1. maddesi uyarınca bu ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 2. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/12/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.