19. Ceza Dairesi 2016/8336 E. , 2017/11532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-6222 sayılı Kanun"un 13/2. maddesindeki suç açısından maddi unsur, esasen bulundurulması suç oluşturmamakla beraber 12. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamına giren alet veya maddelerin spor alanlarına sokulmasıdır. Buna göre, kişinin bu alet veya maddeleri spor alanında üzerinde bulundurması suçun oluşumu açısından yeterli olup, bu alet veya maddelerin spor alanlarında kullanılıp kullanılmaması önem taşımamaktadır. Bu fiil eğlenme veya kutlama için olsa bile bu suç oluşacaktır.
6222 sayılı Kanun"un 13. maddesinin dördüncü fıkrasında, bu Kanun"un 12. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamına giren alet veya maddeleri spor alanında kullanan kişi, bu suretle müsabaka düzeninin bozulması halinde, fiili daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde cezalandırılması öngörülmüştür. Burada, anılan Kanun"un 13. maddesinin ikinci fıkrasından farklı olarak, esasen bulundurulması yasak olmamakla beraber kesici, ezici, bereleyici veya delici aletler ile patlayıcı, parlayıcı, yanıcı veya yakıcı maddeleri spor alanında kullanan kişinin bu suretle müsabaka düzeninin bozulmasına yol açması cezalandırılmaktadır.
Bu Kanunun 13. maddesinin dördüncü fıkrasında düzenlenen somut tehlike suçu bakımından, müsabaka düzeninin bozulması objektif cezalandırılabilme şartı olarak kabul edilmektedir. Failin kastının müsabaka düzeninin bozulmasını kapsaması bu suçta aranmayacağından, fail, bu alet veya maddeleri spor alanında kullanmakla müsabaka düzeninin bozulmasını öngörmüş olmasa bile bu madde çerçevesinde cezalandırılacaktır. Ayrıca failin bu maddenin dördüncü fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı cezalandırılabilmesi için fiilin daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmaması gerekmektedir. Aksi halde, asli-tali norm ilişkisi gereğince, bu durumda fail sadece daha ağır cezayı gerektiren suçtan cezalandırılacaktır.
Spor alanı ve spor müsabakası, 6222 sayılı Kanun"un tanımlar başlıklı 3. maddesinin (g) ve (ı) bentlerinde tanımlanmıştır. Buna göre spor alanı; spor müsabakalarının ve antrenmanların gerçekleştirildiği alanlar ile seyircilere ait seyir alanları, sporculara ait soyunma odası ve bu Kanunun uygulanması kapsamında spor yapmaya elverişli alanları, spor müsabakası; federasyonların düzenlediği veya düzenlenmesine izin verdiği ya da katkıda bulunduğu her türlü sportif karşılaşma ve yarışmayı ifade eder. Kanunun amaç ve kapsamı dikkate alınarak, müsabaka düzeninin bozulması, belli bir yer ve zaman diliminde başlayan sportif karşılaşmanın veya yarışmanın olağan akışının dışarıdan yapılan müdahale ile durdurulmasını ifade etmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde,
09.03.2014 tarihinde Atatürk Olimpiyat Stadyumunda Beşiktaş JK - Eskişehir spor kulüpleri arasında yapılan futbol karşılaşması sırasında kuzey kale arkası doğu tribününde yer alan sanığın, elinde 6222 sayılı Kanun"un 12/1-b maddesi kapsamında kabul edilen meşaleyi yakması biçiminde açıklanan eylem karşısında, sanığın müsabaka sırasında yaktığı meşale ile müsabakanın düzenini bozduğuna ilişkin dosya içeriğinde herhangi bir delil olmaması da göz önünde bulundurularak, sanığın eyleminin 6222 sayılı Kanun"un 13/2. maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilmeden, suçun nitelendirilmesinde hataya düşülerek, anılan Kanun"un 13/4. maddesi gereğince hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-15.12.2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6259 sayılı Kanun"un 2. maddesi ile 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun"un 13/4. maddesinde yer alan "bir yıldan üç yıla kadar" ibaresi "üç aydan bir yıla kadar" şeklinde değiştirilmiş olup, somut uyuşmalıkta suç tarihinden önce bu maddede yapılan düzenleme gözetilmeden, mahkemece alt sınırdan tayin olunan temel cezanın "üç ay" yerine "bir yıl" hapis olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
3-Yargılama süresindeki davranışları olumlu kabul edilip, takdiri indirim hükmü uygulanan ve suç tarihi itibariyle kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında; CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif ve subjektif şartları değerlendirilerek uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde gerekçeleri ile birlikte tartışılmaması,
4-Sanık hakkında spor alanlarına yasak madde sokulması ve müsabaka düzeninin bozulması suçu sebebiyle hükmedilen cezaya ek olarak güvenlik tedbiri niteliğindeki spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına karar verilmemesi,
5-Sanık hakkındaki güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanma kararının bir sonucu olarak 6222 sayılı Kanun"un 18/10. maddesinde yazılı bulunan hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 25/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.