(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2018/348 E. , 2021/5093 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, öncelikle denetime veri teşkil edecek eski tarihli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları, ortofoto, tesis kadastrosu haritası, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar ile varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanılan diğer haritalar gibi bilgi ve belgelerin toplanması, bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve fen bilirkişisinin katılımı ile keşif yapılması; keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerlerinin fen bilirkişisine işaretlettirilmesi, fen bilirkişisinden, uygulama kadastrosuna esas teşkil eden bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanmak suretiyle uygulama kadastrosunun denetlemesinin istenmesi, fen bilirkişi raporunda, tesis kadastrosunun hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığının, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğunun, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığının, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların yönetmelik hükümlerine uygun olarak tespit edilip edilmediğinin belirlenmesi, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 108,98 metrekarelik temyize konu bölümün davacıya ait 134 ada 60 parsele ilavesine, 136 ada 302 parselden, bilirkişi raporuna ekli haritada (C) harfi ile gösterilen 146,82 metrekarelik temyize konu bölümün ifrazı ile davacıya ait 136 ada 303 parsele ilavesine, parsellerin bu şekilde tapuya kayıt ve tesciline, (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümler harici geriye kalan kısımların uygulama tespiti gibi tescillerine, Kadastro Müdürlüğüne açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, dahili davalı Hazine temsilcisinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile temyize konu 134 ada 60 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Temyize konu 136 ada 302 ve 303 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davacı ..., adına kayıtlı eski 36 ada 303 parsel sayılı (yeni 136 ada 303) taşınmazın yüzölçümünün azaldığını, eksikliğin komşu ... taşınmazından kaynaklandığını ileri sürerek dava açmış, Mahkemece yapılan yargılama sonunda hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 136,75 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün, ... adına kayıtlı 136 ada 302 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilerek, davacı adına kayıtlı 136 ada 303 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmiş, hükmün yalnızca Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine karar, Dairemizce yukarıda açılandığı şekilde bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 136 ada 303 parsel sayılı taşınmazdaki eksikliğin taşınmazın sınırında bulunan yolda kaldığı kabul edilmek suretiyle, teknik bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 146,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün 136 ada 302 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilerek, davacı adına kayıtlı 136 ada 303 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmiş ise de hükme esas alınan teknik bilirkişi raporundan, (C) harfi ile gösterilen bölümün 136 ada 302 parsel içerisinde kalmayıp, 136 ada 303 parsel sayılı taşınmazın güney sınırında bulunan ve haritasında yol olarak gösterilen yerde kaldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından yola ilişkin açılmış bir dava bulunmadığına ve önceki günlü hüküm yalnızca Hazine tarafından temyiz edildiğine göre, Mahkemece dava konusu olmayan yere ilişkin olarak, işin esası hakkında karar verilmesi isabetsiz olup, dahili davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.