15. Ceza Dairesi Esas No: 2014/19125 Karar No: 2017/7702 Karar Tarihi: 16.03.2017
Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/19125 Esas 2017/7702 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2014/19125 E. , 2017/7702 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 51/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK’nın 155/2. madde ve fıkrasında düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi gerekmekte olup sanığın,katılanın ortağı ve sorumlusu olduğu ....emlak firmasında emlak danışmanı olarak çalışan sanığın görevinin müşterilere gayrı menkulü tanıtmak, gerekli bilgileri vermek ile sınırlı olduğu, dosya dışı ..."ya satılan bir gayrı menkul nedeniyle oluşan tellaliye ücreti olan 15.930 TL"yi tahsil etmesine rağmen bu tahsilatı şirkete iade etmemekten ibaret eyleminin 5237 Sayılı TCK"nun 155/1 maddesinde öngörülen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan hüküm kurmak suretiyle fazla ceza tayini, Kabule göre de; 1-Sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesine aykırı olarak ek savunma hakkı tanınmadan "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçundan uygulama yapılması, 2-Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan hükmedilecek adli para cezası belirlenirken TCK"nın 155/2 ve 52/1 maddeleri gereğince 5 gün ile 3000 gün arasında belirlenecek temel cezanın TCK"nın ilgili maddeleri ile artırılıp eksiltildikten sonra, beher gününün aynı kanunun 52/2.maddesi uyarınca,20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması suretiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden 5275 sayılı Kanunun 106.maddesinde öngörülen adli para cezası yerine çektirilecek hapis cezası süresinin belirlenmesi açısından, infazda tereddüt oluşturacak şekilde ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının saklı tutulmasına 16/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.