Güveni kötüye kullanma - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/18399 Esas 2017/7693 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/18399
Karar No: 2017/7693
Karar Tarihi: 16.03.2017

Güveni kötüye kullanma - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/18399 Esas 2017/7693 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Aydın Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde büro görevlisi olarak çalışmaktadır. Sanık, Ankara'da görevli olan müşteki için ödenecek avans yolluğu işlemlerini müştekinin yokluğunda müdürün emir ve talimatları doğrultusunda yapar. Sanık, müşteki tarafından imzalanması gereken bir kısım evrakı kendi adını yazıp imzalar ve müştekinin ismiyle TC kimlik numarasını çek arkasına yazıp kendi telefon numarasını yazarak kendisinin imzasını atar ve belediye veznesinden tahsil ettiği 200 TL'yi müştekiye elden 150 TL olarak öder. Sanık, güveni kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkum edilir. Mahkeme, kararında Aydın belediyesinin iç işleri kapsamında sanığın söz konusu belgeleri müşteki yerine yazıp imzalamış olması nedeniyle resmi evrakta sahtecilik suçunun iğfal kabiliyetinin nasıl oluştuğu açıklanmadan hüküm tesisi edildiği, sanığın belediyede para tahsil etme-ödeme gibi görevi olmadığı halde eyleminin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturma ihtimali olduğu ve tanık beyanının dikkate alınmadığı gerekçeleriyle hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: Güveni kötüye kullanma suçu için TCK
15. Ceza Dairesi         2014/18399 E.  ,  2017/7693 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Güveni kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : a-TCK"nın 204/1, 62, 51/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet.
    b- TCK"nın 155/2, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Güveni kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suç tarihinde Aydın Belediyesinde Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde büro görevlisi olarak işçi statüsünde çalıştırılan sanığın, Ankara"ya seminere görevli olarak gidecek müştekiye ödenecek avans yolluğunun resmi işlemlerini müştekinin yokluğunda dönemin müdürü ..."un emir ve talimatları doğrultusunda yaptığı, bu kapsamda müşteki tarafından imzalanması gereken bir kısım evrakı kendi adını yazıp imzaladığı gibi avans olarak verilen çekin arkasında müştekinin ismi ile TC kimlik numarasını yazıp kendi telefon numarasını yazıp kendi imzasını atarak belediye veznesinden tahsil ettiği 200 TL"yi, müştekiye elden 150 TL olarak ödediğinin iddia edildiği olayda;
    Öncelikle memur olmaları nedeniyle haklarındaki evrak tefrik edilip Aydın Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/1358 sırasına kaydedilen şüpheliler ... ve .....hakkındaki evrakın akıbeti araştırılarak mümkün ise birleştirilmesi, değil ise verilen kararın bir örneğinin dosya içerisine alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    1-Aydın belediyesinin iç işleri kapsamında sanığın söz konusu belgeleri müşteki yerine yazıp imzalamış olması dikkate alındığında, belediye görevlilerinin müşteki ve sanığı tanıyor olmaları ve resmi belgeler üzerinde müştekinin adı yazmasına rağmen sanığın kendi ad ve imzası ile belgeleri imzalaması karşısında, resmi evrakta sahtecilik suçunun asli ögesi olan iğfal kabiliyetinin nasıl oluştuğu açıklanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2- Sanığın belediyede para tahsil etme - ödeme gibi görevi olmaması nedeniyle eyleminin sübutu halinde TCK"nın 155/1 maddesi kapsamında güveni kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği gözetilmeden, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi,

    3- Dosya kapsamında tanık olarak dinlenen ..."un beyanında, sanığın müşteki adına aldığı 200 TL"yi 4 adet 50 TL"lik olmak üzere müştekiye elden teslim ettiğini söylemesine rağmen mahkemece bu tanığın beyanına neden itibar edilmediğinin bildirilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.