19. Ceza Dairesi 2017/5748 E. , 2017/11481 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, hakimin hüküm verip işten el çektikten sonra, tavzih kararı ile temel cezanın belirlenmesi sırasında uygulanan Kanunu ve maddesini değiştirmesi mümkün olmayıp, 03.10.2017 tarihli tavzih kararının yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Bozmadan önce yapılan yargılama sonunda eylemin 5846 sayılı Kanun"un 81/4. maddesi kapsamında kaldığı kabul edilerek hüküm kurulmasına rağmen, bozma sonrası kurulan hükümde temel cezanın dava dosyası ile ilgisi bulunmayan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1 maddesi uyarınca belirlenmesi suretiyle hükmün karıştırılması,
Kabule göre de;
Yerel Mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 07.06.2016 tarih ve 2016/1478 esas, 2016/19161 karar sayılı kararı ile verilen bozma ilamı doğrultusunda; TCK"nın 43. maddesi kapsamında değerlendirilen İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 05.05.2009 tarih ve 2007/1158 esas, 2009/870 karar sayılı dosyası incelenerek TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması, anılan maddenin uygulanması sırasında da, öncelikle görülmekte olan davada olayın özelliklerine göre kesinleşmiş davadan bağımsız olarak temel ceza belirlenip bu ceza üzerinden TCK’nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılarak evvelce kesinleşen cezanın mahsubu ile infaza esas sonuç cezanın tayin olunması, buna göre de;
I-Önceki ve sonraki cezalar hapis cezası ise, örneğin kesinleşen ceza 10 ay hapis, sonraki ceza 1 yıl 3 ay hapis cezası ise, sonuçta infazın 5 ay hapis üzerinden yapılmasına,
II-Önceki ve sonraki cezalar adli para cezası ise, örneğin kesinleşen ceza 6.000+80 TL sonraki ceza 7.000+200 TL adli para cezası ise, sonuçta infazın 1.000 + 120 TL adli para cezası üzerinden yapılmasına,
III-Önceki ve sonraki cezalardan biri hapis diğeri adli para cezası ise: iki durum söz konusu olacağından;
a)Önceki ceza adli para cezası sonraki ceza hapis cezası ise, örneğin önceki ceza 6.000+80 TL adli para cezası sonraki ceza 1 yıl 15 gün hapis+ 100 TL adli para cezası ise, sonuçta infazın( kesinleşen 6.000 TL karşılığı 10 ay hapis cezası olduğu gözetilerek) 2 ay 15 gün hapis ve 20 TL adli para cezası üzerinden yapılmasına,
b)Önceki ceza hapis sonraki ceza adli para cezası ise, örneğin önceki ceza 10 ay hapis+80 TL adli para cezası, sonraki ceza 7.000 TL (11 ay 20 gün hapisten çevrilir.) +120 TL adli para cezası ise, sonuçta infazın 1.000+40 TL adli para cezası üzerinden yapılmasına,
IV-Tüm olasılıklarda, önceki ceza sonraki cezadan fazla ise, örneğin önceki ceza 1 yıl 3 ay hapis+ 200 TL adli para cezası, sonraki ceza 7.000+120 TL adli para cezası ise, önceki ceza miktar itibariyle fazla olup onu da kapsadığından tayin olunan cezanın infaz edilmemesine karar verilmesi gerekmekteyken, mahsup sonucu infazı gereken sonuç ceza belirtilmeyerek, infazda tereddüte neden olunması,
Kabule göre de;
Bizatihi suç teşkil etmeyen 33900 adet boş CD ve 3000 adet boş DVD’nin iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin, temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.