8. Hukuk Dairesi 2012/3210 E. , 2012/3435 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi ve ecrimisil
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının reddine dair Espiye Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.11.2010 gün ve 144/252 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... dava dilekçesinde; 10.10.2001 tarihinde maliklerinden satın aldığı dava konusu taşınmazın üzerindeki ev ile birlikte 4 yıldan beri davalılar tarafından kullanıldığını açıklayarak, davalıların müdahalesinin önlenmesine ve aylık 50,00 TL"den toplam 2.400 TL ecrimisil bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... 01.11.2005 tarihli dilekçesinde dava konusu taşınmazın 1965 yılından beri zilyetliklerinde bulunduğunu, davacının dayanmış olduğu senedin gerçeği yansıtmadığını, davalı ... ise 18.07.2005 tarihli dilekçesinde taşınmazın üzerindeki evin kendilerine eşin den kaldığını ve 50 yıldan beri zilyetliklerinde olduğunu davacının zilyetliği bulunmadığını bildirmiş ve davanın reddine karar verilmesini savunmuş, diğer davalılar usulüne uygun tebligata rağmen cevap vermediği gibi yargılama oturumlarına da katılmamışlardır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK.nun 683 ve devamı maddelerinde düzenlenen tescili talep etme hakkı doğan zilyedin müdahale edene karşı açmış olduğu ayni hakka dayanan elatmanın önlenilmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Espiye Kadastro Müdürlüğünün 06.12.2011 tarih ve 2365 sayılı karşılık yazısında, dava konusu taşınmazlar hakkında 255 ada 1, 256 ada 1, 2, 3, 257 ada 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 44, 45 ve 105 ada ve parsel numarası ile tutanak düzenlediği ve taşınmazların davalı olması nedeniyle malik hanesi boş bırakılarak kadastro mahkemesine gönderildiği bildirilmiş, tutanak örneklerinin incelenmesinde davalı olmaları nedeniyle malik hanesinin boş bırakıldığı saptanmıştır.karar kesinleşmeden önce 255 ada 1, 256 ada 1, 2, 3, 257 ada 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 44, 45 ve 105 ada ve parsel numarasıyla 02.05.2011 tarihinde kadastro tutanağı düzenlenmiş ve taşınmazlar davalı olduğundan tutanaklar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5. maddesi uyarınca Espiye Kadastro Mahkemesine devredilmiştir. Aynı Kanunun 27/1. maddesinde “mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar Kadastro Mahkemesine re’sen devrolunur ” hükmüne yer verilmiş yine Kanunun 26/son maddesinde de Kadastro Mahkemesinin yetkisinin her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlayacağı düzenlenmiştir. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözönünde bulundurulur. Bu durumda mahkemece açıklanan kanun hükümleri uyarınca; ayni hakka dayanan meni müdahale isteği hakkında görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyasının görevli Espiye Kadastro Mahkemesine gönderilmesine, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesi uyarınca Kadastro Mahkemesinin görev alanı dışında kalan (Kadastro Mahkemesi ecrimisil davalarına bakamaz) ecrimisil isteği bakımından ...nun 167. maddesi (HUMK 46) gereğince ayırma (tefrik) kararı verilerek mahkemenin ayrı bir esasına kaydının yapılmasına ve bekletici mesele sayılmasına karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün 6100 sayılı ...nun Geçici 3. maddesi yollaması ile halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.