Esas No: 2021/2406
Karar No: 2022/4671
Karar Tarihi: 09.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2406 Esas 2022/4671 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı ile Yapı ve Kredi Leasing A.Ş. arasında finansal kiralama sözleşmesi bulunmaktadır. Davacı, sözleşme kapsamında aldığı offset termal planet belichter CTP makinesinin arızalandığını belirtmiş ve servis ve parça bedelinin davalıdan talep edilmesini istemiştir. Ancak mahkeme, sigorta sözleşmesinin ile sigortalının talepte bulunabileceği yönündeki hükmü gerekçe göstererek davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığına karar vermiştir ve davanın reddine hükmetmiştir. Kararın temyiz edilmesi sonrasında, davacının bütün temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TTK 1454/1: Sigorta tazminatını ancak sigortalının talep edebileceği maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09.11.2020 tarih ve 2020/630 E. - 2020/687 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı ile Yapı ve Kredi Leasing A.Ş arasında finansal kiralama sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme ile davacının offset termal planet belichter CTP makinesini satın aldığını ve her türlü hasar ve ziyana karşı davalı tarafından sigortalandığını, 01.07.2013 tarihinde arızalandığını, servis yetkilisinin incelemesi sırasında makinenin lazer gücüyle alakalı herhangi bir problem gözlemlenmediğini, optic bedin yenisi ile değiştirilerek arızanın giderildiğini, ödenen servis ve parça bedelinin davalıdan talep edildiğini, lazerin ömürlü parça olduğu gerekçesiyle ödeme yapılmadığını ileri sürerek davalı tarafından ödenmesi gereken hasar bedelinin tespitiyle dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka reeskont avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, 20.06.2016 tarihli dilekçesiyle dava değerini 40.119,58 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiş, ıslah talebine karşı zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi sonrasında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve bu kararın temyizi üzerine Dairemiz’in 21.11.2018 tarih 2017/1713-2018/7247 sayılı kararıyla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, sigorta sözleşmesinin 5. maddesinde sigortacının ödemekle yükümlü olacağı hasar tutarının alacaklısının sigortalı sıfatıyla kiralayana ait olduğu, kiracının sigortacıdan hiçbir talep hakkı bulunmadığı, TTK 1454/1 maddesine göre aksine bir sözleşme yoksa sigorta tazminatını ancak sigortalının talep edebileceği, sigorta sözleşmesinde aksine hüküm bulunmadığı gibi yalnızca sigortalının talepte bulunabileceğinin kararlaştırıldığı gerekçesiyle davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 09/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.