Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 09.12.2014 gün ve 2014/19799 Esas - 2014/29063 Karar sayılı ilama karşı davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK."nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak; Aynı bölgeden dairemize intikal eden köy içinde bulunan taşınmazlara objektif değer artırıcı unsur oranının % 150 oranında uygulandığı gözetilerek, mahkeme kararının bu gerekçeyle bozulması gerekirken onandığı anlaşıldığından, Davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 09.12.2014 gün ve 2014/19799- /29063 sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Kapama fındıklık niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dava konusu taşınmazın niteliği ve bilirkişi raporlarındaki özelliklerine göre objektif değer artırıcı unsur oranının % 150 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük alınmak suretiyle az bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcı ile karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, davacı idareden peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.