19. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1006 Karar No: 2017/11476 Karar Tarihi: 21.12.2017
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/1006 Esas 2017/11476 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Marka Hakkına Tecavüz suçundan verilen kararı incelerken, uzlaşma önerisinde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmemesi nedeniyle kararı bozdu. Ayrıca, hapis cezası hesap hatası sonucu yanlış hesaplanmış, tekerrüre esas sabıkası olan sanık hakkında TCK 58. maddesi uygulanmamış ve TCK 5237/53. maddesi yasağı Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: CMK 310/1, 5320/8/1, 1412/317, TCK 62/1, 58, 5237/53.
19. Ceza Dairesi 2017/1006 E. , 2017/11476 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Katılan ... vekilinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede; Katılan vekili 05.01.2015 tarihinde tebliğ olunan kararı, CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra 04.02.2015 tarihinde temyiz etmesi nedeniyle temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 2- Sanık ...’in temyiz istemine yönelik yapılan incelemede ise; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1. maddesinde düzenlenen ve sanığın eylemine uyan suçun, CMK"nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşmaya tabi olması karşısında, anılan maddelerde öngörüldüğü biçimde yöntemine uygun olarak uzlaşma önerisinde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kabule göre de; 1- Kurulan hükümde TCK’nın 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken, netice olarak 1 yıl 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken hesap hatası sonucu 12 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, 2- Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması, 3- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Kanuna aykırı ve sanığın, temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.