18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8813 Karar No: 2016/6266 Karar Tarihi: 29.03.2016
Hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/8813 Esas 2016/6266 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen bir davada, sanığın hakaret ve yaralama suçlarından mahkumiyetine karar verildi. Yargılama sürecinde yapılan incelemede, yaralama suçuna ilişkin verilen cezanın temyiz edilemez olduğu anlaşıldı. Hakaret suçundan verilen cezanın ise kanuni ve yeterli gerekçe gösterilmeden hapis cezası olarak tercih edilmesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verildi. Kararda, TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiği kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek açıklanması gerektiği, daha sonra da alt ve üst sınırlar arasında kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmesi gerektiği vurgulandı. TCK’nın 3. maddesinde yer alan “suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” ilkesinin de göz önünde bulundurulması gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
18. Ceza Dairesi 2015/8813 E. , 2016/6266 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hakaret, yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1- Yaralama suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ..."nın, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-) Hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiği kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek açıklanmalı, daha sonra da alt ve üst sınırlar arasında kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmeli, TCK’nın 3. maddesinde yer alan “suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” ilkesi de gözetilmelidir. Her ne kadar TCK"nın 125/3. maddesinde hapis cezasının alt sınırının 1 yıldan az olamayacağı düzenlenmiş ise de, bu düzenlemenin temel cezanın adli para cezası olarak seçilmesine engel olmayacağı gözönünde bulundurulmadan, sanık hakkında yeterli gerekçe gösterilmeden temel ceza olarak hapis cezası tercih edilmesi, Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ..."nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.