Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5135
Karar No: 2019/1831

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/5135 Esas 2019/1831 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2017/5135 E.  ,  2019/1831 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10/04/2017 tarih ve 2016/7 E. - 2017/132 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 28/09/2017 tarih ve 2017/870-2017/826 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili şirketçe yapılan 2014/42114 sayılı, 4. ve 35. sınıf mal ve hizmetlerde geçerli, "Şekil+ARDINA CAR CARE" ibareli marka başvurusuna davalı şirketçe eskiye dayalı kullanım ve kötü niyet vakıa ve hukuki sebebine dayanılarak ve "Şekil+ARDINA CAR CARE" ibareli marka mesnet gösterilerek yapılan itirazın, davalı kurum tarafından nihai olarak kabul edilerek müvekkili şirketin başvurusunun reddedildiğini, davalı şirketin kötü niyetli olduğunu, davalı şirketçe müvekkilinin başvurusundan iki ay sonra aynı markanın tescili için başvuruda bulunulduğunu, müvekkilinin Hollanda"da yerleşik Ardina Car Care B.V. firmasının Türkiye distribütörü olacağını, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, ... ..."nın 2015-M-9126 sayılı kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ...-Hayri Kaynaktaş vekili, müvekkilinin Hollanda firması olan Technical Lubricants İnternational B.V. şirketinin, 2009 yılından bu yana resmi distribütörü olduğunu, "ARDINA CAR CARE" markasının da bu şirkete ait olduğunu, bu markanın adına tescili için müvekkilince 01.09.2014 tarihinde başvuru yapıldığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu "Şekil+ARDINA CAR CARE" ibareli marka ile davalının 556 sayılı KHK"nın 8/3 maddesi anlamında önceden kullandığı, "Şekil+ARDINA CAR CARE" ibareli markalar arasında 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas yaratacak düzeyde, görsel, sesçil ve anlamsal benzerliğin bulunduğu, davacının "ARDINA CAR CARE" esas unsurlu araç bakım ürünlerinin davalı tarafından satıldığını bilmesi nedeniyle kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, davalının marka başvurusuna itirazın reddine dair davalı TPMK tarafından verilen ... kararının iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili; müvekkilinin, araç bakım ürünleri satışı yapan Hollanda menşeli Ardina Car Care BV firmasının 15.01.2016 tarihinden itibaren Türkiye tek yetkili distribütörü olacağını, müstakbel distribütör olacağından “Ardina Car Care” ibaresinin tescili için davalıdan daha önce kendisi adına marka tescili başvurusunda bulunduğunu, davalının ise müvekkilinden sonra ilgili firmanın izni ve yetkisi dışında kötü niyetli olarak “Ardina Car Care” markasını Türkiye’de kendisi adına tescil başvurusunda bulunduğunu, davalının kötü niyet ve eskiye dayalı kullanım iddiasıyla müvekillinin başvurusuna yaptığı itirazın davalı kurum tarafından hukuka aykırı olarak kabul edilerek başvurunun nihai olarak reddine karar reddedildiğini ileri sürerek ... kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 556 sayılı KHK’nın 8/3 ve MK 2 maddeleri uyarınca davanın reddine karar verilmiştir.
    Somut olayda, hem davacı, hem de davalı, Türkiye distribütörü oldukları iddiasıyla yakın zamanlı olarak “Ardina Car Care” ibaresinin kendi adlarına tescili için marka başvurusunda bulundukları anlaşılmaktadır.
    556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesinde yer alan “Tescilsiz bir markanın veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaretin sahibinin itiraz etmesi üzerine, tescili istenilen marka, aşağıdaki hallerde tescil edilmez. a) Markanın tescili için yapılan başvuru tarihinden önce veya markanın tescili için yapılan başvuruda belirtilen rüçhan tarihinden önce bu işaret için hak elde edilmiş ise, b)Belirtilen işaret, sahibine daha sonraki bir markanın kullanımını yasaklama hakkını veriyorsa,” şeklideki düzenleme uyarınca, başkalarının tescil başvurusundan önceki tarihte markaya konu işaret üzerinde hak sahibi olan kişilerin itirazı üzerine önceki tarihli marka başvurusunun reddine karar verilmesi gerekir. Ancak somut olayda, davalı tarafın “Ardina Car Care” ibaresi üzerinde, kişisel bir hakkı bulunmayıp, sadece başkaları tarafından üretilen markalı malların satışını yaptığı anlaşılmaktadır. Bu durumda distribütörün sırf bu ilişkiye dayalı olarak önceye dayalı hakkından söz edilemeyecek olduğu halde, yerel mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde, bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, Dairemizin yerleşik uygulamaları doğrultusunda, bir ticari temsilcinin, lisans sahibinin veya distribütörün, mallarını pazarladığı yerli veya yabancı bir tacirin markasını, ondan izin almaksızın markayı kendi adına tescil ettirmesi, iyi niyetin suiistimali ve kötü niyetli marka başvurusu niteliğinde olduğundan, mahkemenin davacının marka başvurusunun kötü niyetli olduğu gerekçesiyle vermiş olduğu karar sonucu itibariyle doğru olduğundan ve dava konusu markaya konu ürünleri yasal yoldan yurda ithali ile satış ve pazarlamasını yapan davalının mülga 556 sayılı KHK’nın 43.maddesi uyarınca “zarar gören sıfatıyla” davacının marka başvurusuna itiraz etmeye hakkı bulunduğundan, ilk derece mahkemesince kararda isabetsizlik bulunmaması ve Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf isteminin reddine dair kararının sonucu itibarıyla usul ve yasaya uygun olduğunun anlaşılması nedeniyle kararın gerekçesi kısmen düzeltilmek suretiyle hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Bölge Adliye Mahkemesince verilen ve sonucu itibariyle doğru olan kararın HMK’nın 370/2 maddesi uyarınca gerekçesi kısmen DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK’nın 372.maddesi uyarınca, işlem yapılmak üzere dova dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/03/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi