8. Hukuk Dairesi 2011/6806 E. , 2012/3411 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Beyşehir Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.05.2011 gün ve 247/310 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma isteminin gider olmadığından ve değer yönünden reddine karar verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı kadastro çalışmaları sırasında senetsizden davalı adına müstakil olarak tespit ve tescil edilen 228 ada 33 parsel sayılı taşınmazın öncesinde ortak miras bırakanları ...’e ait iken ölümüyle elbirliği mülkiyet üzere tüm mirasçılarına intikal ettiğini, taksim yapılmadığını açıklayarak davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı, davalı ve dava dışı ...adına 1/3’er hisse itibariyle tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kadastro tespitinin doğru olduğunu, bu yerin sağlığında ortak miras bırakan annesi tarafından kendisine haricen düzenlenen 07.07.2006 tarihli senet kapsamında yazılı olduğu üzere bağışlandığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu parselin 1/3 payının iptaliyle bu payın davacı adına kayıt ve tesciline, arta kalan payın davalı uhdesinde bırakılmasına karar verilmiştir. Hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller tüm dosya kapsamından; dava konusu parsele ilişkin kadastro tutanağı ve çap kaydı dosyadadır. Senetsizden tarla niteliğiyle 22.706,90 m2 olarak Beyşehir İlçesi, Sevindik Mahallesi, Fasıllı mevkiinde 12.12.2006 tarihinde tam mülkiyet üzere ... oğlu ... (davalı) adına tespit görmüş ve itirazsız olarak 13.04.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Tapu kaydı halen davalı üzerinedir. Haricen düzenlenen tarla bağış senedi fotokopisi dosya içerisindedir. 07.07.2006 tarihinde tanzim edilmiştir. Bağışta bulunan kişinin parmak izi ve mührü ile bağışı kabul edenin ve ihtiyar heyeti ile tanıkların isim ve imzalarının yazılı olduğu görülmüştür. Senet kapsamında dava konusu yerin dışında diğer iki taşınmazın bağışının da yapıldığı bu yerle ilgili olarak “…daha önce oğlum Mehmet’e verdiğim Sevindik’teki 12 dönüm…” tarlalarda kimsenin hakkının olmadığı şeklinde açıklama görülmüştür. Tarafların ortak miras bırakanı Ayşe Aydeniz 10.01.2008 tarihinde ölmüştür. Ölümüyle davacı, davalı ve dava dışı Rafet mirasçısı olarak kalmıştır. Mahallinde
20.05.2010 tarihinde keşif yapılmıştır. Dinlenen yerel bilirkişiler ortak beyanlarında dava konusu yerin tarafların murisine ait olduğunu bildiklerini, ancak taksim yapılıp yapılmadığını bilmediklerini, davacı tanıkları da aynı mealde beyanda bulunmuşlardır. 07.04.2011 tarihli keşifte dinlenen davalı tanığı Yusuf Onur özetle senedin huzurda taraflarca imzalandığını dava konusu yerin davalıya bağışlandığını söylemiştir. Bu kişinin aynı zamanda senet tanığı olduğu görülmüştür. Dosyadaki diğer bilgi ve belgelerde bu konuyu doğrular niteliktedir.
Bilindiği üzere ve kural olarak, bağışta bulunan kişi sağlığında bakılmadığı yönünde dava açmadığı taktirde mirasçılarının murise teban bu şekilde dava açmaları olanaklı değildir, açıldığı taktirde dinlenme imkanı yoktur. Öte yandan söz konusu senedin cebir tehdit ya da iradeyi sakatlayan sebeplerle düzenlendiği konusunda iddia olmadığı gibi ispatta edilememiştir. Bu durumda öncesi tapusuz olan taşınmazlar menkul (taşınır) mal niteliğinde olup, yapılan satış ya da bağışla ve yerin teslimi ile mülkiyeti TMK.nun 763 ve BK.nun 237/1. maddeleri gereğince alıcısına geçer.
Hal böyle olunca davacının davasının reddine karar vermek gerekirken yazılı olduğu üzere kabul kararı verilmiş olması doğru olmamıştır.
Davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 295,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.