14. Hukuk Dairesi 2013/13564 E. , 2014/642 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.07.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi ve birleştirilen dosya davacı vekili tarafından karşı davalı aleyhine 30.03.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kâl istenmesi ve davaların birleştirilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulü ile elatmanın önlenmesine, kâl talebinin reddine dair verilen 07.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-birleştirilen dosya davalısı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Asıl dava tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise elatmanın önlenmesi ve kâl isteğine ilişkindir.
Davacı-birleştirilen dosya davalı vekili, davacının borçlarından kaynaklanan hacizlerinden kurtulmak için dava konusu taşınmazı dava dışı avukatına devrettiğini bilahare avukatına talimat vererek dava dışı... adına devrini sağladığını ancak..."nün taşınmazı muvazaalı olarak önce davalı şirketin temsilcisine sattığını, akabinde şirket temsilcisinin de davalı şirkete devrettiğini, üzerinde müvekkilinin yaptırdığı evinin bulunduğunu belirterek dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkili adına tescilini istemiştir.
Davalı-birleştirilen dosya davacı vekili, dava konusu taşınmazın davacının avukatına bedelsiz devrine ilişkin bilgilerinin olmadığı gibi dava dışı avukat ile dava dışı... arasındaki işlemde de üçüncü kişi durumunda olduklarını, tapu siciline güvenerek işlem yaptıklarını belirterek asıl davanın reddini ve dava konusu taşınmazın müvekkili tarafından satın alındığı halde davacı-davalı tarafından sera kurulduğu ve uyarılara rağmen terkedilmediğini ileri sürülerek birleştirilen davalarının kabulü ile elatmanın önlenmesini ve kalini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulü ile elatmanın önlenmesine, kal isteğinin reddine karar verilmiştir.
Hükmü, asıl dava davacı-birleştirilen dosya davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacı-birleştirilen dosya davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda davanın sonucuna göre taraflar yararına hükmedilecek vekâlet ücretinin nispi olarak hesaplanması gerektiği kuşkusuzdur. Taşınmazlarla ilgili davalarda vekâlet ücretine esas olan değer ya dava dilekçesinde gösterilen değer veya mahkemece keşifte belirlenen ve buna göre eksik harcı tamamlanan miktardır. Her iki tarafın da harca tabi olması durumunda yukarıda belirtilen ilkelere göre vekâlet ücretinin hesaplanacağı tartışmasızdır.
Somut olaya gelince; Mahkemece yapılan keşifle taşınmazın arazi değeri 64.335,00 TL ve taşınmaz üzerindeki evin değeri 48.000,00 TL olarak belirlenmiş, 2010/349 Esas sayılı asıl dava yönünden davacısı ... tarafından bu değer üzerinden harç tamamlanmış ve asıl davanın reddine karar verildiği için harcı tamamlanan miktar üzerinden davalı şirket yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Ancak birleştirilen 2009/158 Esas sayılı dosyanın dava dilekçesinde değer gösterilmemiş, maktu harç yatırılmak suretiyle dava açılmış ve yargılama aşamasında da bu dava yönünden bir harç ikmali yapılmamıştır. Bu durumda Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, birleştirilen dosya yönünden davacısı... yararına maktu vekalet ücreti takdir ve tayini gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleştirilen dosya davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleştirilen dosya davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun 9. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “9-Birleştirilen 2009/158 Esas sayılı dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince 1.320,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı ..."dan alınarak davacısı ..."ye verilmesine” bendinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.