Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1472 Esas 2016/1885 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1472
Karar No: 2016/1885
Karar Tarihi: 18.02.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1472 Esas 2016/1885 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/1472 E.  ,  2016/1885 K.
"İçtihat Metni"



Taraflar arasındaki ihtiyati haciz davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ... ile müvekkili banka arasındaki kredi sözleşmesi kapsamında borçluya kredi kullandırıldığını, diğer davalıların sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiğini ve borçlulara ihtarname tebliğ edildiğini, buna rağmen borcun ödenmediğini, borçluların mal kaçırma hazırlığı içinde olduklarını kendilerine ulaşılamadığını ileri sürerek teminat aranmaksızın borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklılarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda kredi sözleşmesinde davalılar ..., ... ve ..."in adreslerinin ve T.C numaralarının bulunmadığı, bu kişiler hakkındaki istemin yasal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle bu kişiler hakkındaki talebin reddine, davalı ... hakkındaki talebin kabulü ile borçlu ..."un taşınır ve taşınmaz malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
İcra İflas Kanununun 257.maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü kişide olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirilebileceği hükme bağlanmıştır. Yine aynı Kanunu"nun 258/1.maddesine göre de ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Davacı vekili asıl borçlu ... ile sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalayan diğer davalılar aleyhinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece sadece asıl borçlu davalı ... hakkında ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Mahkemece iddianın niteliğine göre diğer davalılara yönelik ihtiyati haciz talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekirken bu davalılar yönünden talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 18/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.