Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/7285
Karar No: 2012/9338
Karar Tarihi: 11.04.2012

TAN DOLAYI VERİLECEK HÜKMÜN KESİNLEŞMESİNDEN ÖNCE İŞLEMİŞ OLDUĞU DİĞER BİR - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2012/7285 Esas 2012/9338 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Karar, bir mahkumun tutukluluğunun mahsup edilip edilemeyeceğiyle ilgili bir davayı kapsıyor. Sanık Cengiz, konut dokunulmazlığını ihlal etmekten 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Ancak aynı dönemde mala zarar verme suçundan da 1 yıl 8 ay hapis cezası aldı. Sanık, tutuklu kaldığı sürenin mahsup edilmesini istedi. Ancak mala zarar verme suçu için verilen hüküm kesinleşmediğinden mahsup işlemi yapılmadı. Dava Yargıtay'a taşındı ve Yargıtay, tutukluluk süresinin mahsup edilebileceğine ve tutuklu kalınan suçtan verilen hüküm kesinleşmeden önce işlenen başka bir suçtan verilen cezanın da mahsup edilebileceğine karar verdi. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 63. maddesine atıfta bulunuldu. Bu madde, kişisel özgürlüğün sınırlanması sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş sürelerin hükmolunan hapis cezasından indirileceğini öngörüyor. Kararda ayrıca, tutuklu kalınan suçtan beraat ya da mahkumiyet hükmü verilmesinin mahsup işlemi için önemli olmadığı vurgulandı. Kanun maddeleri detaylı olarak açıklandı.
2. Ceza Dairesi         2012/7285 E.  ,  2012/9338 K.
  • MAHSUP
  • KESİNLEŞME
  • MAHKUMİYET HÜKMÜ
  • TÜRK CEZA KANUNU (5237) Madde 63

"İçtihat Metni"

ÖZET: 5237 SAYILI YASA’NIN 63. MADDESİNDE, HÜKMÜN KE­SİNLEŞMESİNDEN ÖNCE GERÇEKLEŞEN VE KİŞİSEL ÖZGÜRLÜĞÜN SINIR­LANMASI SONUCUNU DOĞURAN BÜTÜN HALLER NEDENİYLE GEÇİRİLMİŞ SÜRELERİN HÜKMOLUNAN HAPİS CEZASINDAN İNDİRİLECEĞİ ÖNGÖRÜLMÜŞ OLMAKLA, TUTUKLU KALINAN SÜRENİN MAHKUMİYETTEN MAHSUP EDİ­LEBİLMESİ İÇİN, TUTUKLULUĞUN MAHSUP YAPILACAK SUÇA KONU MAH­KUMİYETE AİT OLMASI GEREKMEYİP, SANIĞIN TUTUKLU KALDIĞI SUÇTAN DOLAYI VERİLECEK HÜKMÜN KESİNLEŞMESİNDEN ÖNCE İŞLEMİŞ OLDUĞU DİĞER BİR SUÇ NEDENİYLE VERİLEN CEZADAN DA TUTUKLU KALINAN SÜRENİN MAHSUBU OLANAKLIDIR.

(765 s. TCK m. 40) (mülga)

Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan sanık Cengiz’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/4, 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, (Çaycuma Asliye Ceza Mahkemesi)’nin 20.04.2007 tarihli ve 2006/465 esas, 2007/154 sayılı kararının infazı sırasında, sanık tarafından 22.02.2006 tarihinde işlediği iddia edilen mala zarar verme suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, aynı Mah­kemesinin 08.07.2009 tarihli ve 2006/173 esas, 2009/396 karar sayılı hük­münün temyiz aşamasında olduğundan bahisle bu dosyadan tutuklandığı 24.02.2006 ve tahliye edildiği 13.04.2006 tarihleri arasındaki sürenin halen infazına devam edilen Çaycuma Asliye Ceza Mahkemesi’nin anılan hükmü ile verilen 1 yıl 3 ay hapis cezasından mahsup edilmesi talebinin reddine dair, anılan mahkemenin 01.12.2010 tarihli ve 2010/160 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin, Zonguldak Birinci Ağır Ceza Mahkemesi’nin 06.01.2011 tarihli ve 2010/1054 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı’nca verilen 30.01.2012 gün ve 2011/1611-5528 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 21.02.2012 gün ve 2012/39593 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderil­mekle okundu.

Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;

Dosya kapsamına göre, hükümlünün tutuklu kaldığı ve mahsup edil­mesini istediği Çaycuma Asliye Ceza Mahkemesi’nin 08.07.2009 tarihli ve 2006/173 esas, 2009/396 sayılı kararının temyiz edilmesi sebebiyle henüz kesinleşmemiş olduğu, bu suçun işlenme tarihinin 22.02.2006 olduğu, halen infaz edilmekte olan aynı Mahkemenin 20.04.2007 tarihli ve 2006/465 esas, 2007/154 sayılı dosyasına konu suçun işlenme tarihinin ise 28.08.2006 ol­duğu, bu haliyle tutuklu kalınan ve mahsup edilmesi istenen kararın kesin­leşmesinden önce işlenmiş bir suçun bulunduğu,

Mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 40 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 63. maddelerinde belirtildiği üzere, mahsup işleminin yapılabil­mesi için tutuklu kalınan suçtan verilen kararın kesinleşme tarihinden önce bir başka suç ya da suçların işlenmesinin yeterli olacağı, tutuklu kalınan suçun beraatle veya mahkumiyetle sonuçlanmasının da mahsup işlemi için önemli olmadığı, keza mahkumiyetle sonuçlanan kararın henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle, Yargıtay incelemesi sonucunda beraat etme ihtimalinin hukuken mümkün bulunduğu, böyle bir durumda ise infazı halen devam eden mahkum için telafisi imkansız sonuçlar doğabileceği cihetle, hükümlünün Çaycuma Asliye Ceza Mahkemesi’nin 08.07.2009 tarihli ve 2006/173 esas, 2009/396 sayılı dosyasından gözetim altında ve tutuklu kaldığı sürenin aynı Mahkemenin 20.04.2007 tarihli ve 2006/465 esas, 2007/154 sayılı ilamından mahsubuna karar verilmesinin gerekmesi karşısında, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uya­rınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine da­yanılarak ihbar olunmuştur.

Gereği düşünüldü:

5237 sayılı Yasa’nın 63. maddesinde, hükmün kesinleşmesinden önce gerçekleşen ve kişisel özgürlüğün sınırlanması sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş sürelerin hükmolunan hapis cezasından indirileceği ön­görülmüş olmakla, tutuklu kalınan sürenin mahkumiyetten mahsup edilebil­mesi için, tutukluluğun mahsup yapılacak suça konu mahkumiyete ait olması gerekmeyip, sanığın tutuklu kaldığı suçtan dolayı verilecek hükmün kesinleş­mesinden önce işlemiş olduğu diğer bir suç nedeniyle verilen cezadan da tutuklu kalınan sürenin mahsubu olanaklı olacaktır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 31.01.2006 gün, 2006/1-4, 2006/7 sayılı kararında da belirtildiği üzere, önemli olan husus, mahsuba konu mahkumiyete ait suçun, tutuklu kalınan suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmesidir. Birden fazla suça ilişkin ayrı ayrı açılmış olan davalarda, diğer hükümden mahsup edilecek sürelerin, beraatle sonuçlanmış bir suça ilişkin olması ge­rektiğine dair açık bir hükme de yasada yer verilmemiştir. 06.03.1940 tarihli ve 5/68 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, “Beraat eden bir kişinin beraat ettiği suçtan dolayı tutuklu kaldığı sürenin, beraat kararı kesinleşmeden önce işlemiş olduğu diğer suç için verilen ceza süresinden mahsubunun ge­rektiği” belirtilmiş ve tutuklu kalınan suçtan beraat etmiş olma esas alınmışsa da, bunun nedeni, beraatin zorunlu bir koşul olarak kabul edilmesi değil, sadece karara konu içtihadı birleştirmeyi gerektiren uyuşmazlığın beraat hük­müne ilişkin olmasıdır. Tutuklu kalınan suçtan dolayı beraat ya da mahkumiyet hükmü verilmesi sonuca etkili değildir.

Somut olayda, hükümlünün, Çaycuma Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/173 Esas sayılı davasında tutuklu kaldığı ve bu dava ile ilgili hüküm kesinleşmeden, aynı Mahkemenin 20.04.2007 tarih, 2006/465 Esas, 2007/154 sayılı kararına konu suçu işlediği anlaşılmakla, tutuklu kaldığı sürenin infaz edilmekte olan 20.04.2007 tarihli mahkumiyetinden mahsubu gerekeceğinden, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi yasaya aykırı olup, kanun ya­rarına bozma istemi yerinde görülmekle, Zonguldak Birinci Ağır Ceza Mah­kemesi’nden kesin olarak verilen 06.01.2011 gün ve 2010/1054 D.İş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca (BOZULMASINA), aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca, sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 11.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi