8. Hukuk Dairesi 2012/3457 E. , 2012/3389 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı
... ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının reddine dair Aksaray 2. Aile Mahkemesinden verilen 10.01.2012 gün ve 196/7 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilerek davalı eş adına tescil edilen Aksaray 767 ada 5 parsel 2 numaralı bağımsız bölümün bedelinin vekil edeni tarafından ödendiğini açıklayarak paylaştırılmasını, bu talepleri kabul edilmediği takdirde 10.000 TL katkı payı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; davacı vekili 1.11.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle alacak talebinin 84.840 TL olduğunu açıklamıştır.
Davalı vekili, davacı eşin evlilik sırasında yurtdışına giderek onbeş yılı aşkın süre kaldığını, bu sürede davacının gönderdiği paralarla vekil edeninin çocuğunu büyüttüğü gibi birikim yaparak nizalı evi de satın aldığını, davacı eşin gönderdiği paraların taşınmazın alımında kullanıldığını, ne var ki davalının fedakarlığının da bir taşınmazla ölçülemeyeceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz bedelinin davacı tarafından ödendiği, davalı adına tescil edilmesinin bağış niteliğinde bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 17.7.1995 tarihinde evlenmiş, 11.8.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve boşanmaya ilişkin bölümünün 7.2.2011 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK.nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabidirler. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu 767 ada 5 parselde 1/5 arsa paylı 2 numaralı mesken edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli bulunduğu 7.9.2005 tarihinde satış suretiyle davalı eş adına tescil edilmiştir. TMK.nun 222.maddesi son fıkrası hükmüne göre, bir eşin bütün malları aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir. Dosya içeriğine ve dinlenen bir kısım tanık beyanlarına göre davacı çalışmak üzere yurtdışına gitmiş, kaçak olarak çalışması nedeniyle uzun yıllar ülkeye gelememiş, kazancını davalıya göndermek suretiyle nizalı mesken niteliğindeki taşınmazı satın alınmıştır. Başka bir anlatımla uyuşmazlık konusu taşınmazın davalı adına tescili bağış iradesi ve kastı taşımamaktadır. Davacının yurtdışında kaçak çalışması ve somut olgunun doğası gereği zorunlu olarak yurda gelememesi nedeniyle, nizalı taşınmazın davalı eş üzerine tescil edilmiş olması hayatın olağan akışına uygun bulunmaktadır. Davacının beyanında samimi olduğu konusunda duraksamamak gerekir. Esasen edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli bulunduğu dönemde edinilen taşınmazların yalnız eşlerden biri adına tescil edilmiş olması kural olarak diğer eşin katılma alacağı hakkını da ortadan kaldırmaz. Davacının taşınmazın aynen paylaşımına yönelik isteğinin, 7.10.1953 tarihli 8/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kabulü mümkün bulunmamakta ise de, terditli olarak alacak isteği de bulunmaktadır. Mahkemece yapılacak iş, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden varsa mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmasıdır. Hatalı niteleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde davacıya iadesine 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.